Gün geçmiyor ki, Beren Saat bize eski aşkı Efe Güray’ı hatırlatmasın.

Daha doğrusu eşi Kenan Doğulu “Aramızda hiçbir sorun yok. Her şey yolunda” dedikten hemen sonra bunu gözümüze gözümüze sokmasın.

Artık bunu Beren Saat bir görev olarak yapmaya başladı. Bu durumda kendisine bir mektup yazarak bu durumu şöyle izah etmeyi uygun görüyorum.


Sevgili Beren Saat Tamam anlıyoruz. Efe Güray ilk aşkın. -Hatta unutamadığın aşkın. -Hatta iki dünya bir araya gelse unutmayacaksın. -Evli de olsan unutmayacaksın. Ki unutma zaten. Bunu zorlayan yok. Tamam kabul ediyoruz. Hatta gerçekten çok net anladık. Sorun yok. No panik. Ancak bizim de bildiğimiz ve unutamadığımız bir gerçek var ki, Kenan Doğulu bu ülke için önemli bir isim, sevilen bir isim, değerli bir isim. Sen neden bu güzel adamı bu kadar sevimsiz bir duruma düşürüyorsun acaba? Hiç mi sevmiyorsun? Acı mı çektirmek istiyorsun? Çünkü bunun başka bir açıklaması olamaz. Yaptığının hoş olmadığını bir aklı selim arkadaşın sana söylemiyor ya da uyarmıyor mu? Şahsen çok merak ediyorum. Allah aşkına. Hem eşin Kenan Doğulu ile tüm görüntülerini siliyorsun hem de eski aşkının görüntülerini sürekli paylaşıyorsun. Bunu Kenan Doğulu yapsaydı hoşuna gider miydi? Tamam yeni dizine hazırlanıyor, şu ara biraz rolüne kendini kaptırmış olabilirsin. Malum Netflix için çekilen dizide böyle gelgitleri olan şizofren birini canlandıracaksın ama olmaz be Beren Saat. Olmaz! Sana yakışmadığı gibi eşin Kenan Doğulu’yu da düşürdüğün durum yakışıksız. Acilen evliliğini malzeme yapmaktan vazgeçmelisin. Not: Sevgiler. Bir dost. Cem Yılmaz sevmek değil ki mesele Devlet Bahçeli, önceki gün Cem Yılmaz siyasi bir görüş belirttiği için “Cem Yılmaz’ı sevmiyorum” diye bir açıklama yaptı. Tabii ki kimse kimseyi sevmek zorunda değil. O ayrı ama. Özellikle siyasilerin, özellikle şu geçtiğimiz dönemde “Siyasi görüş ne olursa olsun” gibi bir bakış acısı sergilemesi daha doğru olmaz mı? Malum bu kadar ayrışmışken. Bu kadar “Sen, o, biz, şu” olmuşken. Bu kadar futbol takımı tutar gibi siyasi parti tutmaya başlamışken. Daha mantıklı, daha güzel olmaz mı? Amaç ya da mevzu Cem Yılmaz’ı sevmek ya da sevmemek değil ki! Amaç ülkemizin refahı, huzuru için. Mesele bu. Mesele Cem Yılmaz sevgisini yüceltmek değil. Kimse yanlış anlamasın. Ayrıca Cem Yılmaz sevgisinin yeri de ayrıdır. Şahsen ben kendisini pek çok severim. Bir ara magazin haberleri yüzünden tartıştığımız, küstüğümüz anlar oldu. Ama geçti, bitti, kül oldu. Kin, düşmanlık, nefret gibi duygular barındırmadık hiç. Şahsen Cem Yılmaz’ı çok severim. Hatta yaş aldıkça daha da bir olgunlaştı, daha bir iyi oldu. Daha bir çok sevmeye başladım yani.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR