Covid 19 illeti geldi her şeyi değiştirdi. En başta magazin


dünyası çok ciddi değişikler yaşadı.


Ünlü isimler mikrofonlarını bırakıp mutfağa girdi. Ekmek yaptı,


yemek yaptı. Hünerlerini sergiledi.


Evlerini silip-süpürdü.


Sokağa çıktıklarında da taktıkları maske ile farklı


görüntüler verdi.


Magazin dünyasında birçok dönemi yaşamış biri olarak itiraf etmem


gerekirse en sevmediğim dönem bu oldu.


Ünlü isimleri ya dizi-sinema setinde, ya da sahnede şarkı söylerken


görmeyi yeğlerdim.


Ki eskiden setlerde saatlerce çekimleri izler şikayet ederdik.


Keşke daha da zaman geçirseymişiz. Sonuçta sevimsiz ve gerçekten


korkunç bir dönem yaşadık.


Ve bir an önce daha da normal bir hayata dönmeyi temenni ediyorum.


Öyle ki, bir dönem magazin dünyasında yaşanan kavgaları


tartışmaları, tuhaf haberleri, çekişmeleri bile özledim.

Hani bir dönem “Sıkıldık bu haberlerden” dediğim her şeye


razıyım şu ara.


Hatırlatayım size hangileri onlar…

-Murat Boz-Aslı Enver ayrıldı. Murat Boz-Aslı Enver barıştı.


Murat-Aslı evleniyor. Murat-Aslı ayrıldı. Murat Boz kiminle


birlikte. Aslı Enver aşk yaşıyor bla bla bla…

-Can Yaman İspanya’da hayranları nefes aldırmadı. Can Yaman, bir


mekanda kavga çıkarttı. Can Yaman onu dedi. Can Yaman bunu dedi. Can


Yaman haddini aşıyor. Bla bla bla…

-Norm Ender ile Ezel kavga etti. Rapçiler mi, Popçular mı? Rap,


Pop’u bitirdi. Bla bla bla..

-Yeşim Salkım, Gülben Ergen açıklamaları. Gülben Ergen’in evli


erkeklerle birlikte olması haberlerini. Gülben Ergen-Yeşim Salkım


kavgaları. Gülben Ergen’in mevlevi paylaşımları. Bla bla bla..

Allah sizi inandırsın. Vallahi acayip özledim. Şu maskeli


görüntüler bir an önce yok olsa da yine bu haberlere dönsek. Mekan


çıkışlarında yine sorulara isyan etse ünlü isimler. En azından


Instagram da ve YouTube de yapılan canlı yayınlardan iyidir.

Diğer mekanlar ne zaman açılacak?

Kafeler açıldı.


Restoranlar 22:00’ye kadar olsa bile açıldı.


E peki diğer mekanlar ne olacak?


Canlı müzik yapan mekanlar neden açılmıyor?.


Kulüpler, barlar mesela.


Bu kadar serbestlik hakimken sokaklarda, her şey serbest


bırakılmışken bunu kısıtlamak neden?


Tamam haklı sebepler vardır belki ama en azından bir tarih verilse.


Malum üç aydır yazıyorum. O mekanlarda çalışan, ekmek parası


kazanan çok insan var. Ve çoğu çok sıkıntı içinde.


Hepsi patron değil.


Komisi, garsonu, şefi, kahyası, müzisyeni… Onları düşünen yok.


Kısıtlı da olsa, diğer işletmelere de bir an önce imkan


tanınmalı.

Annem sonunda isyan etti

Önceki gün annem arayıp “Yeter. Hepiniz yarın geliyorsunuz. Ne


işiniz varsa iptal edin. Yoksa çıldıracağız. Ben anlamam. Bıktım


kendimi yalnız hissediyorum. Sarılmadan mesafeyi korur otururuz. Tamam


öpmeyeceğim söz. Ama geliyon. Biz artık dayanamıyoruz” dedi.


Ve haklı olarak isyan etti.


Çünkü ablalarım ve ben üç aydır annem ve babamın yanına


girmiyoruz. Sokaktan bakıp hemen kaçıyoruz.


Ve onlarda üç aydır evde.


Ve hala da evde oturmaya da devam 65 yaş.


Önceki gün gittik tabii. Emir büyük yerden.


Her türlü işler iptal edildi. Ablalarım ile birlikte soluğu annem


ve babamda aldık.


Korkarak, endişeyle, tedirginlikle.


Annem ağladı. Babam şaşkındı.


Ve çok ama çok üzgündüler.


Biz de kontrollü ve mesafeli bir şekilde hasret giderdik ama


ayrılırken “Ya bir şey olduysa” demeden kendimizi alamadık.

Yeni normal günde sokaklar

-Magazalar kalabalıktı.


-İnşallah neşe içindeydi.


-Sokaklar cıvıl cıvıldı.


-Kafelerin, açılması ile birlikte sessizliğe bürünen sokakların


sesi bu kez hiç rahatsız etmedi.


-Kaldırıma konulan masalar da hiç rahatsız etmedi.


-“Meğer ne güzel bir hayatımız var. Ne doğalmış, ne


insanıymış” diye diye geçirilen bir gün oldu.

Mekanın sahipleri geri döndü

Önceki gün Galata Köprüsü’nden geçiyorum. Balıkçılar


sıralanmış. Nasıl mutlular.


Bazıları kahkahalar falan atıyordu.


Nasıl gördüm: Çoğunda maske yoktu.


Bazıları için balık tutmak tam bir terapi. Bazıları evine ekmek


götürüyor. Bazıları satıyor.


Allah rahmet eylesin eniştem giderdi. Ve gitmediği gün de,


hastalanırdı.


Ne kadar önemli olduğunu biliyorum ve önceki gün de mutluluklarını


fazlasıyla hissettim.

Maske ile güneşlenmek

Antalya'da 1 Haziran itibarıyla sahile giriş yasağının


kalkmasının ardından dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili tatilcilerin


akınına uğradı.


Ve şöyle bir fotoğrafa denk geldim.


Bikiniler giyilmiş.


Ve suratlarda maske güneşleniyorlar.


Demek Temmuz-Ağustos sonrasında yüzlerde burun ve dudak kısmında


bir iz olacak.


İzi olmayanın maske takmadığı anlaşılacak.


Hadi bakalım kimlerin yüzünde izler olacak izleyelim.



İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR