İzmir'in tanınmış ailelerinden İbrahim – Şebnem Kardıçalı'nın kızı Ralf Tezman'ın eşi Sanem Tezman iş hayatında oldukça iddialı geliyor. Yaklaşık 2 senedir takı tasarımcılığı yapan ve 2009 yılında şirketini kurarak çocukluk hayali olan mücevher merakını iş hayatına taşıyan Sanem Tezman, Mayıs'ın ilk haftasında Nişantaşı'ndaki mağazasının açılışını yapacak. Sanem Tezman açılışı öncesinde yeni tasarımları ve bilinmeyenleriyle ilgili ilk kez HT KULÜP Yazı İşleri Müdürü Reşit Özet'e konuştu.
Röportaj: Reşit Özet
Fotoğraflar: Gürkan Kurt
*Eğitiminizden bu yana sizi tanıyabilir miyiz?
S T: Üniversitede medya ve iletişim eğitimi aldıktan sonra bambaşka bir alan olan mücevher tasarımına yöneldim. Böylelikle 2009 yılında şirketimi kurarak bu işe ilk adımımı attım. Şimdi de Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi'nde mayıs ayının ilk haftası yapacağım dükkanımın açılışı ve yeni tasarımlarım için çalışıyorum.
*Aslen İzmirlisiniz sanırım, İstanbul'a ne zaman geldiniz? İstanbul'a alışabildiniz mi?
Evet İzmir doğumluyum, yaklaşık 8 sene önce İstanbul'a taşındım ve burada yaşamaya başladım. Ben İzmir'de yaşarken de İstanbul'da çok arkadaşım vardı o yüzden bir alışma süreci yaşamadım.
* En yakın arkadaşlarınız kimler?
Burada çok arkadaşım var, ama sizin tanıdığınız çok yok, tanıdığınız Melisa Eliyeşil ve Maya Portakal var.
* Takı tasarımı yapmaya ne zaman ve nasıl başladınız?
Çocukluğumdan beri mücevhere çok meraklıyım. Beni çok heyecanlandıran bir işti halada öyle. Çok farklı bir tutku benim için. Başka bir iş düşünemedim ve böylelikle de 2 sene önce kendi şirketimi kurdum. İlk yaptığım tasarımları bir kaç dükkana corner olarak verdim şimdi ise işimi biraz daha büyüterek kendi dükkanımı açmaya karar verdim. Bir süredir çok daha geniş, özel olan yeni koleksiyonum ve dükkanımın açılışıyla uğraşıyorum, mayısın ilk haftası da açılışını yapacağım.
*Tasarımlarınızı hazırlarken nelerden ilham alıyorsunuz?
S T: Herşeyden ilham alıyorum açıkcası. Ama genelde o kendi geliyor zaten. O yüzdende çantamda hep bir not defteri ve kalem taşıyorum. Bazem gördüğüm herhangi bir nesne, bazende taşın kendisi ilham veriyor. Ayrıca hayvan figürleriyle çalışmayı da seviyorum.
*Hayalinizdeki mesleğimi yapıyorsunuz?
S T : Evet kesinlikle hayalimdeki mesleği yapıyorum. Beni heyecanlandıran ve keyif veren, çok severek yaptığım bir işim var.
*Tasarımlarınızı Türkiye'den ve dünyadan en çok kimlerin taşımasını isterdiniz?
S T : Spesifik olan birisi yok açıkcası. Tasarımlarımı sevdiğim insanlarda görmek hoşuma gidiyor ama özellikle hiç tanımadığım kişilerin tasarımlarımı beğenerek alıp takması beni mutlu ediyor.
* Eşiniz Ralf Bey'in, bu işe başladığınızda size desteği oldu mu? Nasıl? Tasarımlarınızı beğeniyor mu?
S T : Eşime işimle ilgili fikirlerimden bahsettiğimde beni yapabileceğim konusunda cesaretlendirdi. Tasarımlarım atölyeden çıktığında kendisine gösteriyorum. Çok olumlu ve yapıcı yorumlar yapıyor.
*Tasarımlarınızla ilgili arkadaşlarınızdan aldığınız tepkiler hangi yönde oldu?
S T : Hepsinden çok güzel tepkiler aldım. Herkes kendine uygun parçalar buldu. Ailemden ve arkadaşlarımdan güzel tepkiler almak beni mutlu ediyor.
İşinizdeki hedefleriniz neler?
S T: Çıktığım bu yolda başarıyla ilerlemek ve güzel işlere imza atmak istiyorum.
*Önemli davetlerde şıklığınızla ön plana çıkıyorsunuz. Siz modayı yakından takip edermisiniz? Modayla aranız nasıl?
Çok takip etmesem de modayı elimden geldiğince takip ederim. İllaki moda olanı giyeceğim diye bir kuralım yok, biraz klasik bir deyim olacak ama neyi yakıştırıyorsam onu giyerim.
* Moda tasarımcılarımızı nasıl buluyorsunuz?
Bizim modacılarımızın hepsi ayrı ayrı çok başarılı ve bizi yurtdışında en iyi şekilde temsil ediyorlar. İleride de daha iyi yerlere geleceklerini düşünüyorum.
*İstanbul'un en çok hangi semtlerini seviyorsunuz?
Ben İstanbul'un her yerini seviyorum. Bütün her yerin kendine öz güzelliği var, İstanbul yaşanması gereken güzel bir şehir.