Röportaj: Reşit Özet

Fotoğraflar: Gürkan Kurt

Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

AŞ : Ben İstanbul'luyum,İstanbul'da okudum.Bilkent Üniversitesi İşletme mezunuyum. İşletmeyi okuduktan sonra yurtdışında da pazarlama üzerine bir eğitimim daha oldu. Onu bitirdikten sonra İstanbul'a döndüm. İstanbul'da bir buçuk yıl kadar bir prodüksiyon firmasında çalışıtım. Sonrasın da 2 yıl süreli halkla ilişkiler alanında tecrübem var. Evliyken de çalışıyordum ama hamile olunca işten ayrıldım.

Bellamom mağazasının kuruluş hikayesini anlatır mısınız?

AŞ : Çocuğum doğup 2 yaşına geldikten sonra sizinde bildiğiniz gibi Bellamom'u kurdum. 2005 yılında yani hamileliğim sırasında o kadar eksikliğini hissettim ki aslında her hamile kadının aklına geliyor bu fikir. Benim yaratıcı ve girişimci kişiliğim sayesinde bu faaliyete geçti. Bir arkadaşımla beraber ortak Bellamom'u kurduk. Büyüttük dört buçuk, beş yaşında oldu. Bundan kısa bi süre önce daha profesyonelce olaya yaklaşıp sattım ben hisselerimi. Şu an Bellamom çok güzel, ayaklarının üstünde ileriye doğru gidiyor.

Bellamom'dan sonra iş hayatında yeni projeleriniz oldu mu ?

AŞ : Tabi ki.Hem eğitimimden dolayı, hem de her kadının yapabileceği veya faydalı olabileceği sektörlerde kendisini göstermesi gerektiği yüzünden çalışmam gerektiğine inanıyorum. Ben de kişisel olarak çalıştığımda mutlu olan bir insanım. Şu anda zaten aktif olmayarak çalışıyorum. Hafif ithalat yapıyorum. Bunlardan şu anda pek söz etmek istemiyorum ama çok yakında daha legal bi şekilde size anlatacağım.

Metin Bey'le tanışma hikayenizden bahseder misiniz?

AŞ : Geçen bir arkadaşım "Metin Beyle siz ne zamandan beri tanışıyorsunuz" dedi. Şöyle bir düşündüm, gerçekten çok olmuş. Bir 25 sene var. Metin Bey benim yazlık arkadaşımdı. Kız kardeşi Suzan Hanım'da benim çok yakın arkadaşımdı. O zamanlar abi – kardeş gibi büyüyen ilişkimiz, daha sonra arkadaşlığa dönüştü. Aslında Metin Bey'i çok eski tanıyorum ama o yurtdışında çok okudu. Ortaokulu, liseyi sonra üniversiteyi. Çok İstanbul'da değildi, arada tatillerde görebiliyordum. Bizim 2 - 3 ay gibi ufak bir flörtümüz olmuştu, evlilikten önce. Sonra ben yurtdışına gittiğim için, ilişkinin yürüyemiyeceğine inandık. İlişkimize biraz ara verdik. O ayrılıktan 2 sene sonra biz evlenmeye karar verdik. Barıştık ve 2 ay sonra bana evlenme teklifi etti ve 6 ay sonra da evlendik.

Anne olduktan sonra hayatınızda neler değişti?

AŞ : Anne olduktan sonra bi kere her kadının hayatı değişiyor. Daha duygusal oluyorsun, daha affedici oluyorsun, daha töleranslı, daha sabırlı, daha verici hayatın odak noktası tamamen çocuğun oluyor. Bu her kadının yaşadığı bir şey. Bunun dereceleri insanın karakterine göre değişiyor. Tüm bu değişimleri kendimde hissettim. Hakikatten 2 çocuk annesi olmak bugün verdiğim mutluluktan öte büyük bir sorumluluk. Bunun her anne gibi bende keyfini çıkartıyorum.

Fenerbahçe Kulübü'nün efsane başkanı Ali Şen'in gelinisiniz. Bunun artıları ve eksileri nelerdir?

AŞ : Valla eksisi var mı bilmiyorum. Bir defa kayınperderim ama ben ona baba diyorum. Çünkü gerçekten baba gibi hissediyorum. Benim babam vefat ettiği için, ben evlenmeden 4 sene önce ve babamında kayınpederim arkadaşı olduğu için o boşluğu iki katıyla dolduran bir kişi. O yüzden onun bize her yaklaşımı bizim için yapıcı olduğu için, eleştri de olsa, yorum da olsa kabul etmeden ve dediğide çıktığı için sözünü dinleriz, saygı duyarız. Ailemizin toplayıcısıdır. Ne detrse olur, bizim fikirlerimize saygı duyar. Çok farklı fikirlere sahip olabiliriz, hiç yaptırımları yoktur tamamen saygı duyar, bir şey yaptırmaya zorlamaz. Fenerbahçe ve diğer camialarda çok sevilen biri olduğu için, bize yararı çok çok daha fazla tabi.O sebeple teşekkür ediyorum ben kendisine.

Yazın Ali Şen'in çiftliğinde daha doğrusu Ali Baba'nın Çiftliği olarak bildiğimiz Bodrum'daki çiftliğinde her yaz Şen Ailesi biraraya geliyor. Peki nasıl zaman geçiriyorsunuz?

AŞ : Kayınvalidem ve Kayınpederim Bodrum'da yaşıyorlar. Bizim yazın orda yaşadığımız ev, onların yaşadığı ev değil. Ama çok yakın evlerimiz. Ali Baba'nın Çiftliği diye tabir ettğiniz çiftlikte çocuklar öncelikle vakit geçirmekten çok büyük bir keyif alıyorlar. Çünkü kayınvalidem acayip hünerli bir kadın, her anlamda. Mimari anlamda çok kabiliyetli bir kadın. Kocaman çiftlik bir otel gibi işletiliyor ve her köşesi çocuklar için bir aktivite alanı aslında. Çocuklar oraya geldiklerinde ha Disneyland'a gitmişler ha lunaparka ya da hayvanat bahçesine farketmiyor. Maymunundan keçisine kadar, ineğinden ördeğine kadar hayvanlar mevcut. Oyun alanları, spor alanları herşey çocuklar üzerine düşünülüp yapılmış. Köy yemekleri yapılıyor. Ocağımız var lahmacunlar, ekmekler, kebaplar orda çıkar. Aynı zamanda bizim orda küçük bir yerimiz daha var. Orda da penirimiz, sütümüz, sebzemiz var. Kışın bile sebzelerimiz Bodrum'dan gelir. Mümkün oldukça organik ürünlerle beslenmeyi tercih ederiz. O sebeple Bodrum'da ayrı güzel bir keyif geçiriyoruz. Yazın biz hem yakınız hem uzağız. Her zaman birşeye ihtiyacımız olur, Ali Baba ve kayınvalidem yanımızdadır. Havuzu kullanırız hep beraber.Her gecemiz bir atraksiyondur. Sonuna kadar misafir ağırlamaktan,o anın keyfini çıkarmaktan hoşlanan bir aileyiz .O sebeple bütün yazı Bodrum'da geçirmek çok hoş oluyor.

Eşiniz Metin Bey'in birgün Fenerbahçe'ye yönetici ya da başkan olmasını ister misiniz?

AŞ : Metin Bey Fenerbahçe'yi belki bütün aile fertlerinden çok seviyor gibi geliyor bana. Eğer böyle bir göreve ihtiyaç duyulursa ve Metin Bey bunu yapabilceğine inanırsa ben desteklerim. Ama zaman ne gösterir bilmiyoruz. Daha genç, bakalım şu anda ihtiyacı yok gibi ...

Sizi bir çok sosyal sorumluluk projesinde görüyoruz. Biraz bahseder misiniz?

AŞ : Bizim bu cemiyet hayatı dediğimiz herkesin ben yardım ettiğine inanıyorum sosyal sorumluluk projelerinde. Ben şahsena ama gönülden 3-4 tane vakıfla bağım var. Elimden geldiğincede yardım ediyorum. TOÇEV'le Gönüllü Annler Projemiz var ve halen daha devam eden bir proje. Zonguldak'ta çok yeni bir okul yaptırdık, eğitm ve sağlık paketleri, Sağlıklı Beslenme adı altında ilkokul çocuklarına beslenme paketleri hazırladık. Bunları çocuklara yerinde bire bir teslim ettik. Sağlığın çocuklar için çok önemli olduğuna inanıyoruz. Çünkü o küçücük çocuklar daha ekmek bal yememiş, pekmez görmemiş çocuklar var. Bunları birebir verdiğimiz için çok mutluyuz. TOÇEV'le beraber çok çeşitli aktivitelerimiz oluyor aslında. İnternetten satışlar olsun veya bağışladığım ürünlerin satılmasıyla okuyan çocuklarımıza destek olsun,bunları yapmaya devam ediyorum. Aynı zamanda Fatoş Sarıgül'ün bize yol göstermesi başlama sebebimiz oldu. Kendi 13 tane arkadaşımla beraber çok farklı ve birbirinden bağımsız projelere ortak fonla kendimiz, küçücük de olsa yardımlarımız oluyo. Şu an ki amacımız çekirdek arkadaş grubumuzla, bir çok çocuğun kalplerine dokunabilmek. Zaman zaman kimsesiz çocuklar olsun, sevgiye muhtaç çocuklar olsun bunlar dönem dönem, bazılarını biliyorsunuz bazılarını bilmiyorsunuz, bazen kıyafet olarak olarak bazen eğitim olarak bazen de oyun olarak, onların sadece istedikleri sizin sevginiz, koşulsuz sevginiz. Bunları biz zaman zaman yapıyoruz. 23 Nisan'da bir projemiz olucak ve şu an o proje üstünde çalışıyoruz.

Eşinizin katkısı ne yönde oluyor?

AŞ : Eşim doğrusununu söylemek gerekirse,ben birşeye karar verdiğim zaman hep destek olur. Ben karar verince geri çekilmeyen biriyim galiba. Bir şeye inandığım zaman arkasından doğru yanlış gidiyorum. Ama şu ana kadar da Allah beni mahçup etmedi. Verdiğim kararlardan dolayı hiç mahçup olmadım. Eşim bana her konuda tam destek veriyor.

Boş zamanlarınızda yapmaktan keyif aldığınız şeyler nelerdir ?

AŞ : Aslında ben her günümü ve dakikamı dolu geçirmeyi seven evde oturayım, bütün günümü evde boş geçireyim onu yapamıyorum. O sebeple spor aktivitelerine mesela tenis oynamak beni acayip çok keyiflendiriyor. 2 senedir çok keyif alarak oynuyorum. İnşallah Allah sağlığım elverirse bana 70 – 80 yaşına kadar bunu nasip eder. Geç öğrendiğim bir spor ama severek oynuyorum. Onun haricinde kick boks yapmaktan hoşlanıyorum, çok hoşuma gidiyor. Yavaş şeyler hoşuma gitmiyor. Mesela yoga dersinde hocam beni kibarca dersten çıkardı. "Aslı hanım siz ruh olarak pek yogaya uygun değilsiniz" dedi. Biraz aktiviteli sporları daha çok seviyorum.Onun haricinde eşimle beraber fotoğrafçılığa merak sardık. Ders alıyoruz eşimle. Çok keyif aldım. Gerçekten deha bir dünyaymış. Bir fotoğraf çekmek varmış, bir de fotoğraf çekmek varmış. Halen daha eğitimlerim devam ediyorum. Onun haricinde ben kişisel gelişemede önem veren bir insanım. İtalyanca kursalrım devam ediyor haftanın iki günü. Haftanın üç günü de dış ticaret eğitimi alıyorum. Sabahtan öğlen saat ikiye kadar. İtalat, ihracat, e-ticaretle ilgili.