Röportaj: Reşit Özet
Fotoğraflar: Kahraman Doğan
Biraz eskiye çocukluk günlerinize gidelim, nasıl bir çocukluk dönemi geçirdiniz?
MK: Ah nasıl sevinirim çocukluk yıllarıma geri gitsem, ben çok mutlu bir çocukluk geçirdim, geriye dönüp baktığınızda saçları iki yanında örgülü, sürekli ders çalışan uslu bir çocuk bulursunuz. Ben çok çalışkan bir öğrenciydim.
Çocukluk döneminizde sizinde hayalini kurduğunuz bir meslek var mıydı?
MK: Benim en büyük hayalim iyi bir tiyatrocu olmaktı.
Açık Kapı, AÇEV ve Aralık derneklerinde başarılı sosyal sorumluluk projelerinde imzanız bulunuyor. Sosyal hayatın da en büyük destekçilerindensiniz. Bu konu hakkında düşüncelerinizi alabilir miyiz ?
MK: Açık Kapı sosyal sorumluluk derneğinin kurucu üyesiydim. Orada çok güzel çocuklarla ilgili etkinlikler ve yardımlar yaptık. Bahçelievler Çocuk Esirgeme Yurdu'nun içerisinde bir rehabilitasyon merkezi kuruldu. Orada hem kimsesiz hem de özürlü çocuklar için çok güzel bir rehabilitasyon merkezi yapıldı.aOnun dışında Cerrahpaşa Çocuk Cerrahi bölümünü tamamen yeniledik. Ordaki bütün hasta çocukların odalarını, televizyonlarından tutun yataklarına kadar olduğu gibi değiştirdik. Ve solunum cihazları aldık.
Ayrıca Swiss Otel ile bir çalışmanız oldu. Biraz bundan bahseder misiniz ?
MK: Geçen sene onların 23 Nisan şenliğini düzenledim. AÇEV yararına. Çok güzel bir etkinlik oldu. Oradan gelen gelir de tamamen AÇEV'e eğitim amaçlı bağışlanmış oldu.
Şimdilerde Aralık Derneği'nin projesinde gönüllü olarak çalışıyorsunuz. Neler söylemek istersiniz?
MK: Bu sene Aralık Derneği'nin bir organizasyonu vardı. Tüm bu Anadolu'daki kız yurtlarıyla ilgili. Onların iyileştirilmesiyle ilgili bir gece yapıldı. Sevgili Elif Dürüst ve Eşi'nin yaptıkları çok güzel işler oldu. Onlar yaptıkları bu etkinlik sayesinde, Anadolu'daki bir çok kız yurtlarının iyileştirilmesi sağlanmış oldu.
Biri kız, biri erkek, iki çocuk sahibisiniz. Kendi çocuklarınızı sosyal sorumluluk projelerinde bizzat çalışmaları için teşvik ediyorsunuz. Düşünceleriniz nedir?
MK: Ben bazen Kerim'i ve Yasemin'i bu sosyal sorumluluk projelerinin içerisine katıyorum. Tüm ailelerin sosyal sorumluluk konusunda ,her şeyi bırakın çevreyi koruma konusunda bile daha sağduyulu yetiştirmemiz gerekiyor çocuklarımızı. Bence çocukların her şeyi görmeleri gerekiyor...
Peki anne olmak nasıl bir duygu? Düşüncelerinizi paylaşır mısınız?
MK: Çok güzel bir şey anne olmak. Hayatınızda aslında bir sürü şeyi değiştiriyor. Tekrardan yürümeyi öğreniyorsunuz, tekrardan konuşmayı öğreniyorsunuz, tekrardan okula gitmeye başlayıp ders çalışmaya başlıyorsunuz. Hergün çocuklarımla ders çalışıyorum. Birisyle Matematik, birisyle Türkçe. Sürekli evin içerisinde bir sirkülasyon var. Bir gün bakıcaz inşallah Allaz izin verirse onlarla beraber tekrar nişanlanıp, tekrar evleneceğiz. İnşallah da anneanne veya babaanne olmayı görebiliyorum diye düşünebiliyorum. Çocuklar olduktan sonra açıkcası,kendi tatillerimizi hep çocuklarımıza göre yönlendiriyoruz. Bizim için onların mutlu olması her şeyden önemli.
Bir güzellik yarışmasına katıldıktan sonra, modelliğe başladınız. Memleketiniz olan İzmir'den ayrılarak İstanbul'a taşındınız. Evlendikten sonra da bu mesleği bırakıp, kendi işinizi yapmaya başladınız. Bu süreci anlatır mısınız?
MK: Kendimi bildim bileli daha öncesinde modellik, daha sonrza organizasyon işlerinde. Evlenip çocuklarımı doğurduktan sonra biraz ara verdim. Sonrasında da sosyal sorumluluk projeleriyle kendimi meşgul etmeye başladım. Son dönemlerde de bir internet sitesi kurduk. İnternetten indirimli alışveriş sitesi kurduk trendyol.com diye. Bu şekilde iş hayatına geri dönmüş oldum. Şimdilerde de çok yeni bir internet projemiz daha var.
İş hayatınızdaki hedefleriniz nelerdir?
MK: Sorumluluk duygusuyla büyüyen bir insan olduğum için,bana verilen görevleri sonuna kadar,gereğince iyi bir şekilde yapmak en büyük hedefim.Zaten bişeye gönlünüzü,kalbinizi koyduğunuz zaman,sorumluluğunuzu bildiğiniz zaman da sanırım iyi şeyler ortaya çıkıyor.
Yoğun iş hayatı ve sosyal sorumluluk projeleri çalışmaları içince en büyük desteği eşiniz Emre Bey'den alıyorsunuz. Emre Bey'in desteği hangi yönde oluyor?
MK: O benim yardım konusundaki çalışmalarıma her zaman destek veriyor. Biliyorsunuz ki anne olduğum için, ev hanımı olduğum için bazen onların zamanından çalıp gerçekten bu tarz şeyleri yapmak için vakit gerekiyor. Her zaman için hem maddi hem manevi çok büyük destek olmuştur kendisi. O yüzden ona çok teşekkür ediyorum.
Son olarak eşiniz Emre Bey ile tanışmanızı bize anlatabilir misiniz?
MK: Bir arkadaş ortamında tanıştık ve bu şekilde dostluğumuz devam etti. Uzun bir flört döneminden sonra da 96 yılında evlendik...