'Bu hareket baştan ayağa bir ihanettir'

*15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimi hakkında düşünceleriniz neler?

Türkiye bu kadar sağlam adımlarla geleceğe yürürken bunu yapanların bizim insanımızla bir alakası olamaz. Fakat bu alçak saldırının sonucunun beklenenin aksine hayırlı olacağını görüyoruz. Normalde sağlanması zor görünen bir ittifak oluştu. Bu tip alçak saldırılar sürecektir. Ama bu direnç olduğu sürece hiçbiri kifayet etmeyecektir. Bu hareket baştan ayağa bir ihanettir. İnsanımızın, kurumlarımızın, firmalarımızın bu dik duruşlarını koruması lazım. En önemlisi devlet millet birlikteliğini sağlamak olacaktır. Bizim insanımız için devlet kutsaldır ve güçlüdür. Devletin başı milletin başıdır. Devletin kararı başımız üstünedir. Bu bayrağın altında yaşamaya niyeti olanlar bu niyetini ortaya koymalı. Koydu da zaten. İlk etapta sıkıntı oldu. Bundan daha doğal bir şey olamaz. Tankların, tüfeklerin olduğu yerde ticaret olmaz. Ancak ekonomi o kadar büyüdü, derinleşti ve çeşitlendi ki öyle aklına esenin durduracağı bir kapasite değil bu. Herkes çalışmak,

üretmek, kazanmak ve harcamak istiyor. Bundan daha güçlü bir motivasyon yoktur.

*Bu girişim ülkemizi sizce nasıl etkiledi?

Tüm sektörler yara aldı. Ama turizm çok ciddi yara aldı. Yurtdışı basınının tutumu nedeniyle yabancı misafir biraz daha tedirgin. Türk misafir için seyahat avantajlı hale geldi. Biraz daha normalleşme sürecine ihtiyaç var. Birtakım etkiler yaşanabilir, dışarıdaki algıyı daha iyi yöneteceğiz inşallah. Onun dışında kalıcı bir etki olacağını düşünmüyorum.

*Demet Hanım, siz iş hayatınızda ne gibi değişikler yaptınız?

Milletçe zamana ihtiyacımız var. Türkiye’de mevcut markaların önemli bir kısmını biz temsil ediyoruz. Brandroom mağazalarımızda yerli tasarımcı ve markalarımıza destek veriyoruz. Türkiye’nin ve özellikle İstanbul’un bu alanda çok önemli bir potansiyele sahip olduğunu görüyoruz. Lüks perakendesinde doğru ortaklarla doğru stratejiyle çalışmaya başlayınca önemli sonuç almaya başladık. Yine turizm bizim için önemli bir alan. Pera Palas Jumeirah ve son olarak St. Regis İstanbul ile Türkiye’de otel işletmeciliğine lüks ve konsept otel kavramlarını kazandırdık. Medyaya gelirsek; özellikle

yenilikçi ürünlerle Türkiye’de alternatif yayıncılığı sürdürmekteyiz. Mediasa Yayıncılığı 2006 yılında hayata geçirdik. Akabinde 2007 yılında Türkiye’nin ilk gençlik ve eğitim televizyonu ZTV’yi kurduk. Günümüzde ZTV hålå eğitimde fırsat eşitliğini sunmakta ve şirketin sosyal sorumluluk hedeflerine ulaşmasını sağlamaktayız. Amacımız, turizmde dünyada önemli bir yere sahip olan Türkiye’nin bu potansiyelini attırmaktır.

'Sağlık Bakanlığı izni olmadan satış yapıyorlar'

*Türkiye’nin ilk ve tek seyahat kanalı olan World Travel Channel’in sizce ülkemizdeki etkisi nedir?

World Travel Channel, iç ve dış turizm faaliyetlerini desteklemekte önemli bir rol üstlenmektedir. 2012 yılında Güney Kore’nin en büyük şirketlerinden CJ Grubu ile MCJ Shopping TV kanalını kurduk. Mediasa güvencesiyle televizyon ve internet üzerinden alışverişi daha keyifli hale getirmeyi amaçlamaktayız. Ancak Türkiye’ye yabancı sermaye getirmiş olan ortağımız CJ Grubu son bir sene içinde Türkiye’de mevzuat ve hukuk dışı yayınlardan dolayı çok endişe duymaktadır. Örneğin gerekli yayın lisansları olmayan birçok şirket, TV’de satılması yasak ürünleri (Sağlık Bakanlığı onayı olmayan ürünler, cinsel içerikli ürünler, taklit ürünler ve hatta kumar oyunları) satmaktadır. Ayrıca bu şirketler tüketicilerin haklarını göz ardı etmektedirler. Tüm dünyada giderek büyüyen bu sektörü maalesef ülkemizde yok ediyoruz. Örneğin CJ dışında Türkiye’ye yatırım yapmış olan Güney Koreli bir başka büyük grup Türkiye’den çekildi.

*Fashion and Travel Magazin Dergisi, ne zaman yayına girdi?

2011 yılından beri Mediasa çatısı altında yayımlanmaktadır. World Travel Channel, Azerbaycan ve Gürcistan’daki kablo TV yayınına ilaveten, MENA ülkelerinde Mart 2016’dan beri İngilizce yayına başlamıştır.

*Diğer televizyon kanallarıyla bir rekabetiniz var mı?

Ana televizyon kanallarıyla rekabet etmek gibi bir niyetimiz yok. Biz kendi segmentimizi yaratmak istiyoruz. Her konuda ihtisaslaşma var. Ama Türkiye’de televizyonculuk birbirini tekrar ve taklit eden bir yapıda görünüyor. Oysa birbirinden farklı ihtiyaçların aynı platform üzerinden temini mümkün değil. Bunlar zaman alacak işler. Ama alışılmış formatla bir iş yapma gibi bir niyetimiz yok. Bu yüzden biz tematik kanalları önemsiyor ve yatırım yapıyoruz.

*Önemli projelerinizden olan Tatilsa’yı kurma amacınız neydi?

Turizm kanalımız World Travel Channel’a destek olması adına Türkiye’de ve uluslararası müşterilere hizmet vermeyi amaç edinmiş bir turizm acentesi olan Tatilsa’yı açtık. Web üzerinden veya telefonla direkt olarak müşteri temsilcileri aracılığıyla

uçak biletinden araba kiralamaya kadar tüm seyahat hizmetlerini vermekteyiz.