ÖNCEKİ gün bütün gazetelerin sayfalarında Ali Ağaoğlu'nun kızının düğün haberi vardı. Çırağan Sarayı'nda düzenlenen düğünde her şey tuhaf ölçülerde ‘büyük'tü... Gelinlik 37 kiloymuş. Gelin desen, olsa olsa 40 kilo zaten... Pasta desen, birazdan Gulliver gelip kesecek sanıyorsun. ‘Gulliver Düğünde'yi mi yazdı Jonathan Swift? Gelinin babası bina yerine pasta mı dikmiş anlamadık ki... Takı diye de damadına köşk takmış Ağaoğlu... Fotoğraflara bakıyorum, düğünün ‘en gerçek' en ‘doğal' kişisi Ali Ağaoğlu'nun annesi Asiye Ağaoğlu olmuş. Öperim ellerinden.

3 MİLYON DOLAR HARCANDI

Şimdi size yine Çırağan'da geçen yaz yapılan bir düğünden bahsedeceğim. İsmi gizli tutulan bir milyarderin, hadi minicik bir ipucu vereyim, Amerikalı bir petrol zengininin kızının düğünü yapıldı. Dünyanın en üst sosyetesinden Bin kişi davet edildi düğüne. Önce Küçüksu Kasrı'nda bir kokteyl verildi davetlilere, ardından Paris'ten getirtilen tonlarca çiçek ile bir masal şehrine dönüştürülen Çırağan Sarayı'nda düğün... Sadece çiçekleri yerleştirmek için yine Paris'ten 30 kişilik ‘çiçek ekibi'nin getirtildiği düğün 3 milyon dolara mal oldu. Ve tek bir gazetede haber olmayacak kadar gizli saklı gerçekleştirildi düğün. Sonuç, o düğüne katılanlar asaleti hala konuşulan düğünün büyüsünden çıkabilmiş değil...

Beni güzel hatırla...

SELÇUK Yöntem ve Aykut Gürel bir araya gelip ‘Aşk İçin Önsöz' adlı albüm yaptı. Caz ve şiir, Selçuk Yöntem'in sesiyle birleşince dinleyenin payına da, kendisiyle hesaplaşmalar, savrulmalar sonra yine yolunu bulmalar düştü... Tanıtım konseri iki kez ertelendi bu albümün. 2016'da ülke gündemi maalesef pek müsaade etmedi şiire, müziğe, sanata ve hatta aşka... 19 Ocak belirlendi yeni konser tarihi olarak...

KIYIDA KALMIŞ İYİLER

‘Aşk İçin Önsöz' hazırlanırken, Selçuk Yöntem'in kardeşi Levent Yöntem'in de katkısıyla kıyıda köşede duran iyi şiirler aranmış bulunmuş. Nazım Hikmet de var içinde Pablo Neruda da... Ve bir ‘şiirsever' olarak daha önce adını bile duymadığım Okan Savcı da... Oysa ki albümde ilk olarak onun şiirine vuruldum. 'Beni Güzel Hatırla' demiş Okan Savcı.

"Beni güzel hatırla...

Çünkü sevdim seni ben.

Her şeyini....

Sana sırdaş oldum

Dost oldum koynumda ağladın.

Yüzüne vurmadım hiçbir eksikliğini.

Beni üzdün, kınamadım.

Alışıktım vefasızlığa.

El oldun, aldırmadım...

KİMDİR BU OKAN SAVCI?

Kendisini tanımıyorum. İnternete baktım, 40'ın üzerinde şiiri var ama hakkında tek satır bilgi yok. Google'da en çok aranan ismin Aleyna Tilki olduğu memlekette normal tabii diyerek, kendi araştırmamı kendim yaptım. Okan Savcı 1980 doğumlu. Bir şirketin finans departmanında çalışıyor ve bir yandan da şiir yazıyor. Şiirlerini şimdiye kadar sadece ‘antoloji.com' adlı siteyle paylaşmış. Uzun zamandır da hiçbir yerde paylaşmıyor çünkü internet üzerinden yapılan isimsiz alıntılamalar ve bilgi kirliliğinden rahatsız. Eh haksız da değil. Ben en çok Mevlana adına üzülüyorum. Mevlana yaşasaydı, ermiş numarası yapan içi boş şöhretlerin, felsefesini bu kadar sömürmesini ister miydi?

TÜRKİYE'NİN KADINLARI

KADINA dair her türlü bilgiye ulaşabileceğiniz ‘Kadın Eserleri Kütüphanesi ve Bilgi Merkezi Vakfı' 1994 yılından bu yana kendi yağıyla kavruluyor. Her yıl başında da vakfa ufak bir katkı olsun diye bir ajanda çıkarıyor. 2017'nin ajandası için farklı meslek gruplarından 100 kadının otobiyografisi hazırlandı. Ajandadan ziyade arşivlik bir eser aslında. Türkan Saylan'dan Türkan Şoray'a, Türkiye'ye damgasını vurmuş 100 kadın... Avukat, ağır vasıta şoförü, gök bilimci din bilimci, dil bilimci... Türkiye'nin Cumhuriyet öncesi ve sonrası kadınlarını tanımak isterseniz, bu ajandayı vakfın kütüphanesine yapacağınız minik bir bağış karşılığında edinebilirsiniz.



İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR