Bodrum, Çeşme, Antalya derken tatil sezonu açıldı. Tamam işte her yer tıklım tıklım.

Peki hadi gelin şöyle bir kolaçan edelim. Nerelerde neler oluyor. Hemen söyleyeyim Antalya bildiğiniz gibi. Her şey dahil otelleri tıklım tıklım.

Girin otele ve bir daha çıkmayın. Antalya’da başka bir aktivite yok. Tek bu sene Mardan Place de Monkey Club ve Cahide on The beach Antalya’yı hareketlendirdi.

Ergun Yıldız Kıbrıs sonrasında her yaz sakin geçen Antalya’yı hareketlendirmeyi başardı.

Ama Çeşme ve Bodrum gün geçmiyor ki, durmuyor. Her gün bir aktivite, her gün parti, her gün bir harketlilik.

Ama Bodrum boş. Geçtiğimiz senelere göre dolu değil, boş, sakin.

Çeşme bu sene Bodrum’u döver.

Çünkü Bodrum işletmecisi tatilcisini küstürdü. Yüksek paralar yüzünden insanlar Bodrum’a ayak basmaya korkuyor. Giden gidiyor ama o da çok değil. Hafta sonu üç beş gün gidip dönüyor.

Öyle artık uzun uzadıya tatiller yok. Cuma ve cumartesi tüm beachleri dolaştım. Eskiden yer bulmak imkansız olan yerler gerçekten boştu. Üzücü. İşletmecilerin harekete geçmesi ve iki ay diye tanımladıkları sezonu beş altı aya çıkarmak için ellerinden ne geliyorsa yapmaları gerekir. Yoksa gerçekten Bodrum için çok yazık olacak.

Çeşme’de başka bir durum var tabii. Evet Çeşme pahalı çok pahalı ama seçeneği bol. Tatilciyi küstürmüyor. Çeşme tatilcisi daha rahat.

Plajda bile sabahlıyor. Ama Bodrum öyle değil. Bodrum şaşaa istiyor, zenginlik istiyor, lüks istiyor.

O yüzden de az biraz yalnız. Eski kalabalığı yok. Ama daha Temmuz yeni başladı. Belki Temmuz ve ağustos bize özlediğimiz görüntüleri verir.

Ve gelelim şu paparazzi olaylarına.

Bakınız çekilir, çekilecek. O lüks beachlere giden herkes çekileceğini bilerek gidiyor. Hiç “a haberim yok, çekmişler bizi, hiç farkında değiliz” diyenlere inanmayın. Benden söylemesi. İnanın bodrum’da öyle gizli yerler var ki, oralarda denize girenler asla yakalanmıyor. İşte onlar yakalanmak istemeyenler.