Geçen sene tam da bugün bu köşede “Bugün bir mucize yaşanıyor” diye bir yazı yazmıştım.

Şöyle ki:

“02-02-2020

Tarihin güzelliğine bakar mısınız?

Özellikli bir tarih…

O yüzdendir ki, konuyla ilgili bir kaç kelam etmek isterim.

Efendim halk diliyle ‘Cüce Şubat’ın ikinci günü tam da bugün saatler 23.00’ü gösterdiği sırada dünyaya gelmişim.

Ve yine halk diliyle “Tekne kazıntısı” olarak efendim.

Çünkü benim önümde tam dört kız daha vardı.

Yani beş kız kız kardeşin en küçükleri olarak doğmuşum.

O yüzden hiç büyümüyorum. Kendimi hep küçük hissediyorum.

Ama pek güzelmişim. Kıvırcık mı kıvırcık saçlarım, tombul mu tombul yanaklarım.

Kamyon çiğnemiş gibi bir burnum varmış” diye devam ediyor yazı.

Eğer merak ediyorsanız okumadıysanız ya da hafızanızı tazelemek istiyorsanız linki bırakıyorum. hem belki doğum günü hediyesi olarak yeniden okursunuz.

https://www.haberturk.com/yazarlar/esin-ovet-1064/2570242-bugun-bir-mucize-yasaniyor

İşte 2020'ye girerken üstelik 2-2-2020 de yeni yaşıma girerken özenmiştim.

Heyecanlıydım.

Hatta çok acayip planlarım vardı.


Bir kere çok seyahat edecektim.

Daha çok konsere, sinemaya, tiyatroya gidip yeni yeni insanlarla tanışacaktım.

Daha çok eğlenecek, daha çok gülecektim…

Hatta ve hatta aklıma gelen her şeyi yapacaktım.

Belki de aşık olacaktım.

Ama ne oldu!..

Burada uzun bir gülme krizi geldi inanın.

Çünkü şu an kocaman bir "Hahahahaha" diye kahkaha atıyorum.

Evlere kapandık.

Çünkü hiç beklemediğimiz şeyler oldu.

Bir kere maske takmaya başladık.

Anamızı, babamızı, dostumuzu, sevdiceğimizi öpemez, sarılamaz olduk.

Kimselerle görüşemedik.

Sağlığın ne kadar önemli olduğunu kat be kat öğrendik.

Günlerce evlerden hiç çıkamadık. Sürekli yemekler yaptık.


Kilo aldık.

Yani aklımıza gelmeyen her şeyi gördük de gördük.

Saymakla bitmez.

Aklıma geldikçe inanamıyorum koskoca bir yıl hiç yurtdışı seyahati yapmadım.

Sizi bilmem ama benim için ciddi önemli bir mevzu bu.

Koca bir yıl tek bir konsere gittim. O da son dakika Monica Molina’ya. Allah'tan izlemişim. Tek bir anım var koca yıl içinde.

Tabii konser bir saat sürdü. Mesafe ve maskeyle tabii.

Mekanlara gidemedik.

Eğlenemedik..

Of ki ne of.

Saymakla bitmiyor.

Harika geçirmeyi planladığım bir yıl hiç beklenmedik bir şekilde geçti.

Şükür tabii hasta olmadım ama bu yıl plan mlan yok.

Artık kendime her gün:

SAL GİTSİN

diye defalarca tekrar ediyorum.

Evet evet "Saldım gitti"

Size de tavsiye ederim.

Çok iyi geliyor.

Bi rahatlık veriyor. Sıkıntı çöreklenmiyor yüreğine.

Mesela:

-Öyle mi olacakmış.

-Böyle mi olacakmış.

-Kim ne diyecekmiş.

-Bilmem ne mi olacakmış.

-Olmasa daha iyi olur aman sonuçları çok kötü olur.


-Yok şimdi ben böyle yapmayayım yanlış anlaşılır.

-Ne olacak şimdi yarınımız?

-Acaba önümüzdeki aylar nasıl geçecek?


Tadında düşüncelerden tamamen çıktım…


Kim ne düşünmüş.

Kim ne yapmış.

Umurumda değil…

Bıraktım anlayacağınız.

Yeni yaşımda kendime en büyük armağanım bu oldu.


Bu yüzdendir ki, ben yeni yaşıma ve 2021 ve sonrasını böyle yaşamayı planlıyorum…


Mutsuz muyum?

Asla…

Keyfim gayet yerinde.

O sebeptendir ki…

İyi ki doğmuşum…

Şimdiden de kutlayan, kutlamayan herkese teşekkür ederim…

Şimdilik bana müsaade.

Bugün karantina da Latte Bey ile birlikte kendi kendime güzel bir yeni yaş partisi düzenleyeceğim…

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR