Demet Şener ve İbrahim Kutluay’ın yıllarca süren boşanma olayı sonuçlanınca taraflarda da bir rahatlama oldu.

Demet Şener, bir başka kişiye aşık oldu ve onunla özgürce ele ele ortaya çıkmaya başladı.

İbrahim Kutluay ise bilindik aşkı ile şu aralar pek mutlu…

Yani bilindik diyoruz malum yıllardır adı duyulan ama hep inkar edilen aşk Edvina Sponza ile gönlünce rahat rahat takılıyor.

Bu zaman zarfında yaşananları biliyorsunuz.

Daha doğrusu sağır sultan duydu.

Çekişmeli boşanma.

Kabul edilmeyen bir ilişki.

Ve biten evlilik.

Tüm bunlar olup biterken, hiç kabul etmeyen Edvina Sponza ve İbrahim Kutluay şimdi mutluluk pozları veriyor.

Yani gerçekten aralarında ki bağ bu kadar kuvvetli miydi? Bu kadar savaş, bu kadar yıl sonra hala dimdik ayakta mı bu aralında ki, bağ.

Bravo gerçekten.

Ben bire kere “Bu acayip bir aşk” diye yazdığımda bana Demet Şener çok kızmıştı.

Arşivlerde var o kızdığı açıklaması merak ediyorsanız açıp okuyunuz.

Yine bu köşede yayımlandı.

Ancak, işte görünen o ki, gerçekten onca olay, engel, sıkıntı, onca çetrefilli durum bile etkilememiş ikiliyi. Şimdi zaferlerini kutluyorlar edasındalar.

Tabii keşke yıllar önce İbrahim Kutluay, Demet Şener’i kandırmasaydı, aldatmasaydı ve direk karşısına geçip “Ben bir başka kadına aşık oldum. Seninle boşanmak istiyorum. Sana da daha fazla yara vermek istemiyorum. Çocuklarımıza da” diyebilseydi.

O zaman evet Demet Şener kötü olacaktı. Ki bu çok normal her kadın kötü olur.

Ama en azından çocukları için bir başka kadına aşık olan adamı kabul edip daha kolay boşanacaktı.

Ve bu süreç bu kadar sevimsiz hal almadan bitecekti.

Yani en başında İbrahim Kutluay bu duruma “Dur” diyebilirdi.

Ama olmadı.

Neyse o kadar sevimsiz olay yaşandı, ama büyükler yollarına bir şekilde devam ediyor.

Peki ya çocuklar?

İşte hep o çocukları düşünmeyen anne ve babalar var bu hayatta.

Acaba o çocukların akıllarında, beyinlerinde nasıl etkiler kaldı. Bu olayı nasıl kurguladılar?

Ve asıl önemli soru şimdi geliyor?

30’lu yaşlara geldiklerinde, bu olayın izlerini nasıl hayatlarında taşıyacaklar?

Üzgünüm ama, ister kabul edin ya da etmeyin anne ve babanın çocukların hayatına kattığı bazı detaylar oluyor. Ve onlar yıllar geçtikçe de ortaya çıkıyor.

İyi ya da kötü.

Benim de var elbet hayatımda bazı detaylar. Ki biraz düşünürseniz siz de bulabilirsiniz.

O yüzden attığınız her adım çocuklarınızın da yarınını değiştirebilir.

Lafım sadece Demet Şener ve İbrahim Kutluay’ın çocukları için değil elbet.

Genel bakış acım bu.

Genellikle çocukların hayatlarında bazı izler kalıyor. O yüzden daha dikkatli karar verip çocuk dünyaya getirmek ya da hareket etmek gerekiyor.

Çocuk dünyaya getirmek çok kolay

Elbette ki, çocuk dünyaya getirmek çok kolay. En kolay iş.

Zor olanı ondan sonrası.

Yetiştirmek, eğitmek.

Geleceğe hayırlı bir evlat yetiştirmek.

Ve elbet de huzurlu, mutlu, kaygısız ve korkusuz.

Anne ile çekişmeli, kavgalı da olsa çocuk gelecekte annesine düşman olmaz.

Yani çok zordur annesine düşman olan çocuk.

Ama baba ile çekişmeleri varsa ve o çocukluğunda babası ile zorlu bir dönem geçirdiyse babasına düşman olabilir.

Ki bunun örnekleri var.

Hatta benim tanıdığım birçok kişi var babasına düşman olan.

Anne de elbet çok ama çok önemli. Ama baba gerçekten kişinin hayatında çok önemli.

Size bir kaç örnek vermem gerekirse benim birkaç tanıdığım kadın arkadaşım sırf babası ile kötü bir çocukluk geçirdiği ve babası ile yıllardır konuşmadıkları için korkunç kötü ilişkiler yaşadılar hayatları boyunca.

Hep terk edilen, hep mutsuz ve sorunlu kadınlar oldular.

Aslında tabii bu çok derin ve çok uzun bir konu.

Ama annelik kadar babalıkta çok ama çok önemli ki özellikle kız çocukları üzerinde.

Kerimcan’a olan tepki

Bitmeyen bir Kerimcan Durmaz kini var gördüğüm kadarıyla bitmiyor.

Çok kişinin ağzından hala “Ölsün, yok olsun, bitsin, gitsin” duyuyorum.

Bu kin ve nefreti bu kadar çok, çocuk tacizcilerine, tecavüzcülerine, kadını öldürenlere gösterenlere görmedim.

Keşke biraz da onlar için bu tepkiyi gösterseniz.

Çocuğa taciz, tecavüz korkunç ötesi bir durum. Bunun açıklaması bile. Ama gerçekten benim aklım almıyor.

Sadece tek istediğim Kerimcan’a gösterilen tepkinin daha fazlası bu olaylara gösterilmesi.