Günlerdir Sıla hakkında yapılan çirkin saldırıları izliyorum. Eminim sizler de izliyorsunuzdur.


Çünkü Sıla, şiddet olayını yaşadıktan bir gün sonra arkadaşlarıyla bir araya gelmiş, şarkılar söylemiş.


Bu görüntüleri izleyen bir kesim bunun adına “Eğlenmiş kadın canım hiç bir şeyi yokmuş” diyor.


“Eğlenmesi” birilerini mutlu ediyor tabii.


Kimin mutlu olduğu belli. Yani Ahmet Kural ve onu koruyan bir zihniyet.


Sıla ya da bir başkası.


Ben “Eğleniyordu” diyenlerin yanı sıra orada bir kadının perişanlığını, üzüntüsünü izliyorum.


Tamam tüm bu düşünceleri bir kenara bırakalım ve o görüntüler nasıl yayıldı bir bakalım.


Görüntüleri o geceden sonra psikiyatrist Cem Mumcu sosyal medya hesabından yayınlanmış. Ve sonra da hemen silmiş.


Sıla, Nagihan Alçı’ya yaptığı açıklamasında böyle söylüyor.


İyi de ben de soruyorum: -Bir Psikiyatrist hastasının en berbat anında kamera çekmeye mi nasıl düşünür? -Ya da o görüntüleri yayınlamayı nasıl düşünür? Zaten görüntülerde Sıla’nın ruh halinden ne kadar üzgün ve dertli olduğu belli oluyor. Bunu bir doktor olarak Cem Mumcu anlayamıyor mu ben de onu anlamadım. Bir doktor bunu yaparsa başkası neler yapmaz? Sonra çıkar böyle konuşur bazıları. Yayınlar yapar hatta ardından “Etik kurallara uyduk biz, her iki tarafa da söz hakkı tanıdık” der. Ama iş işten geçiyor, yanlı bir sunum yapıyor. Sonrasında Sıla’nın yorumuna yer veriyor. Yazıktır ki, bu ülkede kadına şiddet, önyargılı bakış acısı sadece erkeklerde değil, kadınlarımızda da mevcut. SILA'YA TAVSİYEM Sıla’nın yaşadığı olay herkesin kendine ders çıkartacağı cinsten. Düşünün öyle şeyler yaşıyorsunuz ki, sonrasında da “En yakınım” olarak gördüğünüz kişilerden böyle bir tuhaflık yaşıyorsunuz. Sıla bence etrafına bir baksın. Hatta öyle bir baksın ki, nerede yanlış yaptığını bir görsün. O gece yanında olan ve bu kameraların yayılmasını sağlayan ya da engel olmayan herkesi bir daha gözden geçirsin derim. Kadına inanç yok -Bir kadın “Şiddete uğradığım” dediği zaman hemen: “Acaba ne yaptı” algısı var. -Bir kadın tacize uğradım” dediği zaman “Kadın kuyruk sallamasa adam bir şey yapmaz” lafı var. -Kadın “Aşığım seviyorum” dediği zaman “Benim kadar sevemezsin. Sen kimseyi sevemezsin. Senin aklın fikrin başka şeylerde” sözü var. Var da var. Kadına hem erkeklerden hem de kadınlardan inanç yok. İnanmak yok. En son Talat Bulut olayında da yaşadık. Tacize uğradığını iddia eden kızın kusurunu ortaya çıkartmak için az mı uğraştı bazıları. Hala uğraşıyor. Neden: Çünkü en başta kadına inanılmıyor. Kafalarda hep bir soru işareti kalıyor. Hoş geldin Okan Bayülgen Uzun süredir Okan Bayülgen’in sesi soluğu çıkmıyordu. Posta’dan Oya Çınar’a röportaj verip “Seksi bıraktım. Tamamen bıraktım ve çok rahatım. Bütün kötülüklerin anası seks” demiş. Bunun açılımı şudur, yani Okan Bayülgen aslında şunu söylemek istiyor: "Uzun süredir ortalarda yokum. Kimse beni konuşmuyor. Ortaya şöyle bir cümle koyayım da insanlar beni konuşsun. Hatırlasınlar. İşte üç-beş kişi absürt bir yazı yazar. Ben de kavga ederim. Sosyal medya beni konuşur. E uzun süre sonra kendimi hatırlatmam şart. Sonra bir iki röportaj, bir iki tuhaf hareket, sokakta gazeteciler önümü keser onlara bir kaç tuhaflık. Oldu bitti işte. Ben de bakarım işime."

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR