Yeni sene demek yeni başlangıçlar demek.

Yeni güzellikler demek.

Yeni heyecanlar demek.

Yeni umutlar demek.


Tamam çok üzüldük, hırpalandık, daraldık, bulandık ama umudumuzu kaybetmemek gerek. Her zaman daha iyi, daha güzele doğru yol almak için var gücümüzle, çalışmak gerek.

Peki yeni bir seneyi beklerken şöyle geçmişe bi salınalım diyorum ne dersiniz?

Malumunuz birbirinden garip olayların yaşandığı ve ışık hızıyla geçen 2021'den ben bir şey anlamadım. Sanki bu yıl sadece üzülmüşüz, şaşırmışız, sıkılmışız gibi geliyor.

Öyle güzel güzel anılarım yok.

"Ah ah ne güzeldi" diyeceğimiz bir yaz bile geçmedi.

Hatta sizi bilmem ama ben yaz için "A yaz bitti. Ne zaman başladı bitti" tadında geçirdim.

Ve 2021'de ekonomi başroldeydi. Sürekli döviz kuru takip ederken hatıramda kalacak. Dolar düştü mü, çıktı mı? Tartışmaları bir an bile bitmedi. Ve bitmeyen diğer en fena olay kadına şiddet. Kadına terör. Evet kadına ve hayvana yapılan bu zulüm resmen bir terör. Ve bir an önce bitsin istiyorum. Şahsen kavga, gürültü de her zaman başroldeydi. Ve hatıramda 2021 başka da yer etmiyor kısacası.

Magazin dünyasında da, kavgalar hakimdi. Benim özellikle "Ah keşke olmasa" dediğim iki kavga var.

1- Özcan Deniz, Feyza Aktan'ın olaylı boşanması. Ah ah ne kavga ettiler. Ne çirkin olaylar yaşandı. Hele o otopark olayı. Çok sevimsizdi gerçekten. Aşırı sevimsizdi. Özcan Deniz'e de hiç yakışmadı.


2- İki büyük isim, iki önemli isim Bülent Ersoy ve Mustafa Keser'in kavgası ne sevimsizdi. Sizi bilmiyorum benim hiç hoşuma gitmedi. Şimdi ikisi de mahkemelik.

Ve magazin de değil. Maalesef doktorlara da şiddet arttı. Asla anlamıyorum. Doktor yahu doktor. Hani hastalanınca, başınıza kötü bir şey gelince sizi kurtaran insanlara nasıl yapıyorsunuz bunu? Anlamak mümkün değil gerçekten. Bu saçmalığı.

Ve yine yaz aylarında korkunç bir sınav verdik. Ülkemiz, cennet ülkemizin en cennet köşeleri yandı. Allah'ım bir daha yaşatmasın. Bir daha göstermesin bize o görüntüleri. Bir daha bir daha lütfen.

Ve 2021 hatıramda "Hey taksi bulamıyorum", "Taksi yok", "Taksiiii" diye kalacak. Yok efendim, gerçekten taksi yok. Maalesef yok.

Şarkılar yerine en çok kıyafetleri konuştuk

Magazin dünyasının bir diğer en çok konuşulan konusu elbet kıyafetler oldu. Aslında şarkıları bu kadar konuşmadık biliyor musunuz? Temmuz aylarında Gülşen'in kıyafetleri ile başladı bu mevzu. Ardından Hande Yener, İrem Derici derken döndük dolaştık Sibel Can'ın o meşhur unutulmaz kırmızı elbisesi damgayı vurdu. Ne kıyafetti ama. Giyen herkesin başına bir sıkıntı yaratan kapya biber tadındaki, elledi hafızalardan silmek gerek. Tabii kıyafetlerle bir yere kadar. Artık yeni ve iddialı şarkıların gelmesi gerek. Temennim yeni senede yeni ve güzel şarkılar dinlemek. Bu senenin çapkınları Geçen senelere göre bu senenin çapkın isimleri de değişti. Benim şahsen ilk aklıma Umut Evirgen ve Haldun Demirhisar geliyor. Çünkü ikisi de en iddialı kadınlarla anıldı. Tabii Umut Evirgen'in aşk hızına yetişilemiyor. Tuba Büyüküstün, Melisa Şenolsun, Serenay Sarıkaya. Maşallah, sırrı tüm erkekler tarafından merak konusu. Haldun Demirhisar ise sürprizli bir isim bakalım aşk defterinde daha kimleri göreceğiz.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR