Ünlü-ünsüz.


Zengin-fakir.

Okumuş-okumamış.

Türk-yabancı.

Fark etmiyor.

Erkek, kadına yapacağını yine yapıyor.

Kadınları kendi malı gibi, görmeye devam ediyor.

Bakınız işte Tülin Şahin örneği.

Kadın sevmiş, evlenmiş bir de çocuk yapmış.

Ama hayal ettiği gibi olmamış.

O da sessiz sedasız ilişkisini bitirmiş. Kimselere de anlatmamış.

Korumuş, kollamış yaşadıklarını, durumu, adamı, ilişkisini, özelini.

Ama ne oldu.

Tülin Şahin’in zarifliği bir yere kadar.

Erkek yapacağını yine yaptı ve mevzular ortalığa saçıldı.

Saçılınca da Tülin Şahin “Hamileyken bir tane dondurma yediğim için çıkardığı şiddetli kavgalar yıpratıcı oldu. Bebeğimize şişko dedi” diye başladı olayın korkunç, çirkin iç yüzünü anlattı.

Oysa ki, adamı ilk gördüğümüzde:

-Oooou Portekizli.

-Ooouu hoş duruyor, zarif adam belli.

-Oooou yakışmışlar.

-Ne kadar zarif adama benziyor.

-Oouu zengin, kültürlü, mevki sahibi,

dedik, dediler, konuştuk, konuşuldu.

Ama meğer adam psikopatmış.

Demek ki, neymiş görüntü aldatıcı olabiliyormuş.

Beş aylık bebeğe şişko demek ne demek arkadaş!.

Hamile kadın dondurma yiyor diye baskı yapmak ne demek yahu?

Bir kadın doğum sonrası çocuğuna bakmadan zayıflayacak demek ne demek!

Bi bitin.

Bi yok olun.

Ne zavallı tiplersiniz.

Zengin de olsanız, fakir de.

Ünlü de olsanız ünsüz de.

Kültürlü de olsanız zır cahilde.

Bir eksiklik varsa bazı erkekte geçmiş olsun.

Bu eksikliği böyle saçmalıklarla kadında çıkartmaya çalışıyor birçoğu.

Pes yıldık sizin gibi psikopatlardan.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR