Zeynep Tandoğan yüzü, gözü kanlar içinde bir fotoğraf paylaşıp “Hazım Körmükçü beni bu hale getirdi” demişti.

Yani şiddete uğradığını cümle aleme ilan etmiş ve yaşadığı günleri anlatmıştı.

Sonrasında olanlar oldu.

Tam da imzayı atmaya hazırlanırken olmuştu bütün bunlar. Ben ve benim gibi birçok kişi söylenmedik söz bırakmadık.

O zaman yazdıklarımı döndüm bir okudum arşivden söylenmedik söz bırakmamışım Hazım Körmükçü’ye.

Şimdi ne oldu?

Çift önceki gün el ele çıktı karşımıza.

Yani Zeynep Körmükçü, Hazım Körmükçü’yü affetti.

Bir kez yaptığı şiddeti görmezden geldi.

Ben bu konuda çok katıyım. Her zaman “Bir kez yapan bir kez daha yapar” diye düşünürüm.

Ama Zeynep Hanım bir kez daha şans vermek istemiş belli ki.

Kendi bilir tabii.

Büyükler her zaman, “Çiftlerin kavgasına karışmayın, sonra olan size olur. Onlar barışır siz kalırsınız ortada” der.

Doğru söylüyorlar.

Tamam ama ortada bir şiddet var. Kimse karışmak istemiyor ama kadın şiddete herkesin karşı durması gerekiyor.

Her zaman söylediğim şeyi tekrar ediyorum.

Hem de üstüne bastıra bastıra.

“Bir kez yapan bir daha yapar.”

Ne olursa olsun.

Bunun daha aksi olmamış. Aksi yaşanmamış.

Özellikle şiddete uğrayan kadın daha hassas olup buna karşı durması gerekiyor.

Yoksa bunun önüne geçilmeyecek.

Bir serbest bir tutuklu

Masterchef yarışmasında diskalifiye olan Murat Özdemir bana bir dönem Survivar da yarışan Taner’i hatırlatıyor.

O da manyaktı hatırlıyor musunuz?

O da saçma sapan şeyler yapıyordu.

Her gün bir olaya adı karışıyordu. Tamam yarıştığı dönem boyunca reyting rekorları kırıyordu ama ekranda her gün çocuklar onu izliyordu.

RTÜK öpüşmeye, yakınlaşmaya “cız” diyor. Ama manyaklara “cız” demiyor.

Acun Ilıcalı’nın meşhur ettiği psikopatlara hele hiç bir zaman “cız” demiyor.

Hayır aynı kanalda iki farklı programda bulundu bu manyak. O kanalda hiç kimse anlamadı mı bu adam da bir tuhaflık olduğunu?

Sorunlu olduğunu?

Bir farklılık hissetmedi mi?

Murat Özdemir’de tam bir suç makinası çıktı.

“Uyuşturucu”, “Mala zarar vermek”, “Aile içi şiddet” gibi suçlardan beş ayrı kaydı bulunuyormuş geçmişte.

Bunlar hiç mi araştırılmadı.

Bir sabıka kaydı istenmiyor mu?

Ya da: “Ne de olsa reyting getirirdi. Gerisi önemli değildi” mi dendi?

Şimdi de bir göz altına alınıyor, bir bırakılıyor. Adam karakolda “Getirin o papağanı pişirip yiyeceğim” diyor sabahına serbest bırakılıyor.

Serbest bırakıldıktan sonra çok şikayet edilince yeniden gözaltına alınıyor.

Güler misin ağlar mısın?

Tam bir kara-komedi ülkesiyiz.

Birileri reyting uğruna psikopatları ekrana çıkartıyor ünlü yapıyor sonra sokaklara salıyor.

O psikopatlar günün birinde şöhretin verdiği manyaklığı taşıyamayınca suç üstüne suç işliyor kanunlardaki boşluktan yine sokağa salınıyor.

Halimiz fena.

Allah gerçekten yardımcımız olsun.

Tarkan yüzleri güldürüyor

Tarkan’ın insanlara güzel enerji verdiği kanıtlandı artık.

Bu hafta iki video paylaşımı yapan Tarkan’ın izleyenlerin yüzlerine bakıyorum 32 dişleri dışarda.

Ben de dahilim buna.

Bu sene “Kızım ile ilgileneceğim konser vermeyeceğim” diyerek herkesi nasıl da üzmüştü Tarkan.

Her zaman söylüyorum.

Daha çok görünür olmadı. Daha çok bir şeyler yapmalı. İnsanlarla temas kurmalı. Hele günümüz sevimsizliğinde güzel enerji veren biri olarak en azından daha çok paylaşım.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR