İstanbul bayram boyunca gece hayatı ile coştu adeta diyebilirim.




Sahil kesimlerinde Reina, Sortie ve Ablam sabahlara kadar eğlencenin adresleri oldu. İnanın sahilde yaşanan trafik maşallah dedirtti.




Taksim bölgesi de yaz olmasına ve mekânların çoğu kapalı olmasına rağmen çok hareketliydi. Bayramda kapılarını açan Rehab, Chanta, Hitt gibi mekânlar tıklım tıklımdı.




Dansözlerle ve dansçılarla geçen bir bayramdı diyebilirim. Bodrum, Çeşme ve Mykonos'tan da sık sık haberler geldi. Birçok mekân o kadar doluymuş ki, sık sık sorunlar yaşanmış. Bodrum'da zaman zaman elektrik kesilmiş, Çeşme Aya Yorgi yolundaki trafik insanlara illallah dedirtmiş. Ben birçok kişinin ağzından "En güzelini sen yapıyorsun. Bir dahaki bayramda İstanbul'dan ayrılmam" sözlerini fazlasıyla duyar oldum. Aman ne olur gidiniz. Güzel güzel tatil yapınız. İstanbul'un bu boş halinin keyfini size asla anlatamam.


Acayip güzeldi.




Söylemezsem ÇATLARIM




- Bayramda birçok yerde tatil yapmış kadar oldum; teşekkürler Instagram ve Vine. Bir de tabii şu bacak mevzuu var. Kadınların bacakları hakkında hepimizin fikri var.


- Lütfen ama lütfen kadınlar gladyatör ayakkabılarından vazgeçin. Hele boyunuz 1.50 ise tamamen yok edin. Gardırobun arkasına da saklamayın, çöpe atın.




- Kadınların saçlarına taktıkları papatya taçlarını hâlâ sindiremiyorum. Neden taktıklarını anlamış değilim. Umarım bu heves bir an önce geçer.




- İstediğiniz kadar kızın bana ama kadınlar giyinmeyi unutuyor bazen. Son günlerde de mayokini üzerine düşük kot pantalon ile sokağa çıkmak pek bir moda. Bence çok ama çok kötü bir görüntü.




Bunu da gördük




NADİDE'NİN, Düzce'deki bir otelde verdiği harem selamlık konserin fotoğrafları birçoklarını çılgına çevirdi. Ben de ilk gördüğümde "Bunu da gördük" dedim demesine ama yine ikiye bölünmüş durumdayız. Bu görüntüyü takdir edenler de var. Ki bana göre sahnede olmaması gereken bir durum. Sonuçta sanatçı sahnedeyken orkestrası ile göz teması yapmak zorunda. Onu da geçin el hareketleri ile birbirlerine talimat vermek durumundalar. O konser bunlar olmadan nasıl geçti acaba? Tabii "Kalitenin önemi yok"


düşüncesi ile izlenmişse fark etmez zaten. Ha paravanlı söylemiş, ha orkestrasız. Yani bu durum sanatçıyı memnun ediyorsa ki Nadide, "Ben saygı gösteriyorum. Olabilir, işimi yaptım" dedi ve olayın bu kadar uzatılmasından rahatsız oldu. Yani anlayacağınız "Ben parama bakar işimi yaparım" diyorsanız takılmazsınız ama sonuç olarak takılacak çok şey var.




Siz uyurken




- 04.00 REHAB'IN önünde bir kız yere oturmuştu. Ayakkabılarını çıkardı. Sonra da "Ay durun üstüme üstüme geliyorsunuz" diyerek ayakkabılarını eline alarak gitti.




- TEPEBAŞI otoparkın önünde iki adam kucaklarında bir adamı taşıyorlar. Saat 04.00'e geliyor. Adamı otoparkın oradaki merdivenlere yatırdılar. Başına oturup kendine getirmeye çalıştılar.




- 05.30 CİHANGİR bir kız ile erkek tartışıyor. Kız "Bırak beni yeter artık" diye söylenirken, erkek "Kes sesini, düş önüme"


diye bağırıyor.





İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR