Kesinlikle harika, kesinlikle huzur. İstanbul’da yağmur, çamur, doğuda kar görüntüleri varken ben

Cuma Bodrum’a kaçtım. Cumartesi-Pazar Bodrum güneşinin altında şımardım. O kadar alışmışız ki,

Bodrum’a, Alaçatı’ya yaz aylarında gitmeye... Yazın sosyetik mekânlardan çıkamıyoruz nedense. O

yüzden Bodrum’un diğer farklı güzelliklerinide esgeçiyoruz. İşte ben esgeçtiğim yerleri keşfe çıktım. Hemen şunu söyleyeyim gerçekten inanılmaz güzel. Yazın kalabalığında göremediğiniz birçok güzelliği fark ediyorsunuz. Ben Turgut reis Sundance Residens Suites Hotel’de kaldım. Yol üzerinde gördüğüm Bodrum mandalinası tarlalarını izleyerek yaşadığımız karamsar günleri sildim geçtim. Bu güzellik karşısında sosyal medyaya girip bakmak bile istemedim. Hatta birkaç kez elime aldığımda ne kadar sıkıldığımı fark ettim. Doğanın tüm güzel renkleri gözümün önündeydi. Maalesef biz metropollerde sürekli birşeylere yetişmeye çalışırken bu güzelliği tamamen unutuyoruz. Ben tam bunları düşünürken ve kendimi Bodrum sokaklarına atmaya hazırlanırken cumartesi sabahı açık olan televizyonda yedi ödüllü gezgin Türk tarihçi Saffet Emre Tonguç’un sesini duyuyorum. Saffet de tam bu konudan dert yanıyordu. NTV’de Pınar Ergüner’in programında Saffet, “Yazı bekliyor birçok insan bazı yerlere gitmek için” diyordu. Evet gerçekten öyle. Bende tam kışın Bod rum’u yaşamayı sabırsızlıkla beklerken Saffet’in “Herşey para değil” diye başlayan ve anlattığı hikâyenin sonunu merakla dinledim.

Bu güzellik parayla SATIN ALINAMAZ

Bende Saffet Emre Tonguç ile para üzerine yaptığım sohbet sonrasında attım kendimi Bodrum sokaklarına. Evet sokaklar boş ama bu güzellik asla para ile satın alınamaz. Ağaçlarda portakallar, mandalinalar. Mis gibi temiz hava. Sokaklar tertemiz. Bir yere oturuyorsunuz balık yiyorsunuz en âlâsından iki kişi 50 TL para ödüyorsunuz. Tabii yazın bunun on katını ödediğiniz oluyor. Çünkü sezon buralarda iki ay üç ay. O yüzden de yazın bu bölgeler inanılmaz pahalı oluyor. Bakınız Bodrum’un en meşhur yerleri şu anda kapalı. Mesela herkesin bildiği gidip bir oturuşta hem tatlı yiyip, hem çay, kahve içtiği Penguen kapalı. Oysaki, hava o kadar güzel ki, bu mevsim de açabilir. Ama kimseler yok diye açmamış. Tıpkı sebzeli dönerci gibi. Tüm dükkânların kepenkleri kapanmış. Yazı bekliyorlar. O yüzden de yazın olduğundan çok daha ucuz herşey.

Bodrum’un her yerinde iş makineleri

Buralar sessiz, bu aralar sakin. Kimseler yok. Ama haziran sonrasında ki hareketlilik için her bölgede her yerde iş makineleri mevcut. Bodrum’un en meşhur kulüplerinden Küba’da inşaat sürüyor. Yeni sezona hazırlanıyor. Beachler’de durum aynı. Bakınız iş makinelerı sabah, akşam çalışıyor. Sezon için hazırlık yapılıyor.

BU MEVSİMDE BODRUM

-Havası mis gibi.

-Hiçbir yer o kadar kalabalık değil. Tadını çıkarıyorsunuz.

-Kazıklanmıyor sunuz.

-Güzel ve kaliteli yemeği ucuza yiyor sunuz.

-Heryere çok kısa sürede ulaşabiliyorsunuz.

-Mandalina ve portakal ağaçlarını keyifle izliyor sunuz.

-Arap saçına dönmüş müzik sesleri duymuyor sunuz.

HER ŞEY PARA DEĞİL

Saffet Tonguç, geçtiğimiz hafta dünyanın sayılı zenginlerinden bir aileyi İstanbul’da gezdirmiş.

Bu zengin ailenin 40 milyar dolar üstünde serveti ve günlük 10 milyon dolar da harcamaları varmış.

Öyle ki, üç kıtada onları bekleyen teknelerinin yakıt bölümü 250 bin dolarcığa doluyormuş. Ama varın görün ki, inanılmaz mutsuzlarmış. Yüzleri hiç gülmüyormuş ve bir mağazaya girmişler. Kadın

hep içi karartıcı kıyafetlere bakarken satış görevlisi “Hanımefendi bu renk size daha güzel yakışır. Hem mutluluk verir buna bakın” demiş. Ama zengin hanım “Ben çok mutsuzum. Hiçbir şey beni mutlu etmiyor ki“ demiş. Servetlerini ve yaşam tarzlarını düşününce mutsuz olmalarını anlayamıyor insan. Bu arada tabii ben merak edip hemen Saffet’i aradım. O da bana, “Esin onların kim olduğunu söylersem beni ayaklarımdan vururlar” demekle yetindi. Evet Saffet’in de işinin cilvesi bu. Dikkatli davranmak zorunda. Sonuç olarak dünyaca ünlü isimlere rehberlik yapı yor. İlerki zamanlar da Saffet’in bazı ünlü isimlerle yaşadığı detayları size aktaracağım ama. Gerçekten çok güzel anıları var. Ve güzel de kitaplar çıkarıyor. Aklınızda bulunsun derim.