Kaç sayısız konserde izledim Tarkan'ı bilmiyorum, ama şunu çok açık ve net biliyorum ki, hala çok heyecanlandırıyor, coşturuyor, mutlu ediyor. Tarkan'ın şarkı söylemesine zaten laf yok. Ama o klasikleşmiş dansına bile ölüp bitmeye devam ediyorum ve ediyoruz.

Sadece ben değil, 7'den 70'e herkes.

Ünlüsü, ünsüzü, çoluğu, çocuğu, yaşlısı, genci hiç fark etmiyor, Tarkan sahneye çıktığı anda bir şey oluyor. Ve insanlar bir anda büyüleniyor. Önceki akşam da Disney Plus'ın Tersane İstanbul'da düzenlediği özel gecesinde büyülendik adeta. Sektöre yıllarını vermiş, uzun yıllardır bu işle uğraşan ileri gelen üst düzey yetkililerden tutun da, ünlüsüne, şöhretlisine, orada çalışan ekibe kadar herkese dokundu Tarkan.

Kimse gözünü ayıramadı.

Herkes bir ağızdan şarkılarına eşlik etti. Sabaha kadar şarkı söylese orada hiç kimse bıkmazdı emin olun ve hiç kimse de oradan ayrılmazdı.

İlk çıktığı günden bu yana da sahnede böyle bir cazibesi var Tarkan'ın. Asla izlerken sıkılmıyorsunuz ve "Tarkaaannn gitme, bitirme konseri" falan diye bağırırken buluyorsunuz kendinizi. Önceki gece de bunlar yaşandı. Normalde özel gecelerde pek sahneye çıkmayan Tarkan, Disney'in marka yüzü olduğu için üç yıl aradan sonra İstanbul'da da ilk kez konser vermiş oldu. 1500 kişiye unutulmaz bir gece yaşatan Tarkan, "Disney ailesinin bir parçası olmak mutluluk verici ve onurlandırıcı benim için. Hissediyorum ki iş birliğimizle çok güzel projelere imza atacağız" dedi. Ki biz Tarkan severleri mutlu eden bir konuşmaydı. Belli ki, daha sık Tarkanlı bir şeyler görüp izleyeceğiz.

Tarkan'ın sahneye çıkması ile zaten güzel olan bir gecenin diğer bir güzel yanı da gayet şık oluşuydu. Bir kere gerçekten son yılların popüler sosyal medya aleminin insanları yoktu.

Tamamen sektörle alakası olan, yıllardır bu sektöre emek vermiş ve hala üreten insanların olduğu özel bir geceydi. Ki benim gibi birçok kişiyi de duygulandıran bir gece oldu. Sık sık, "Aaa tıpkı eski yıllardaki davetler gibi. Ne güzel herkes burada. Tüm geçmişte tanıdığım kişiler burada" diye diye herkes bir hal oldu.

Bu anlamda tüm ekibi tebrik ediyorum gerçekten uzuuuuun yıllardır özlediğimiz dostları bir arada görmek şahaneydi.

Tarkan sahnedeyken neler mi oldu?

Şöyle etrafıma baktım; -Çağla Şıkel, topuklu ayakkabılarını fırlatmış zıplıyor, dans ediyor yerinde duramıyordu. -Cansu Dere daha ilk akşamdan, "Eğleniyor muyuz Tarkan'la" diyerek dört gözle sahneye çıkmasını bekledi. Ve sonrasında da danslarıyla Tarkan'a eşlik etti. -Edis yerinde duramadı. -Pınar Deniz, bir an olsun durmadı ve Tarkan'ın her şarkısına bağırarak eşlik etti. -Melis Sezen, kıpır kıpırdı. Tarkan'la birlikte, "Ocağına düştüm yavrum, sıcağına düştüm gel amaaaan" diye hem dans ediyor hem de sosyal medya takipçileri ile paylaşıyordu. -Demet Özdemir fıkır fıkırdı. Yani kısacası Tarkan önceki gece herkesi oynattı. Kendi de bol bol dans etti. Can Yaman’ın derdi şöhreti kaldıramamak Maalesef gecede en çok konuşulan, "Ah ne oldu bu çocuğa böyle" denilen kişi Can Yaman'da. Gerek giyim tarzı, gerekse tavırları ile herkesin dikkatini çekti. Hatta çoğu insan, "Bu çocuk şöhret zehirlenmesi yaşıyor. Bir anda şöhret oldu ve onu taşıyamıyor" diye kendi aralarında konuşmaya başladı. Ki bence aynı şeyi düşünüyorum. Can Yaman, kesinlikle şöhretin yükünü taşıyamıyor. Ki diyeceksiniz ki, "Saçmalama! Eğitimli, görmüş geçirmiş, hatta maddi durumu iyi biri. Neden kaldıramasın?" Haklısınız ama şöhret öyle bir şey değil. Şöhret ateşten gömlek ya taşırsın ya da taşınamazsın. Bence Can Yaman kesinlikle şöhretin yükünü taşıyamayanlardan. Bu arada gazetecilerde kendisini önceki gün boykot edip görüntülerini çekmemiş. Sonradan duydum bu olayı ve Can'ın mekanda sürekli bir o yana, bir bu yana dolanmasından belli etti kendi. Kendinden söz ettiriyor böyle de yaparak ama bu doğrusu değil emin olun.