Sanki birlikte olabilmek için eşit güzellikte olmak şartı varmış gibi bazen bizim de ağzımızdan dökülür: “Bu güzel kadının bu çirkin adamın yanında ne işi var?” Dedikodu uğruna farkında olmadan ayrımcılığın dik âlâsını yaptığımız yetmiyormuş gibi, bir de dış güzellikleri yüzünden insanları karşılaştırıyor olmak bana hep


saçma gelir. Ama magazin dünyasında öyle beraberlikler var ki sanki sadece gazete sayfalarını süslemek için bir araya gelinmiş gibi. Tek başlarına haber olamayan bir kısım “ünlüler” kendileri ayarında ya da (tercihen) daha ünlü biriyle bir araya gelip “Aşk yaşıyoruz” izlenimiyle etrafa gülücükler saçıyorlar. Bunların arasında cinsel tercihini gizlemek için bu tip ilişkiye girenleri de var tabii. Konu hakkında yapacak bir şey yok, ülkemiz muhafazakârlaştıkça muhafazakârlaşan, “Modern ülkelerde böyle ama” diyecek olsan “Özentileşme!” diye üzerine yürünülecek bir ülke olunca, insanlar çaresiz kalabiliyor olabilir. Yazımı yazarken İngiliz gazetelerinde ünlü olimpiyat sporcusu Tom Daley‘nin yeni erkek arkadaşına ilk görüşte âşık olduğunu anlattığı röportajı okudum. İnsanlar hiçbir şeyi saklamadan rahat rahat yaşayınca olimpiyatlara da gidiyor, uzaya da gidiyor. Biz, âlem ne der diye düşünmekten anca Kuruçeşme’de bir kulübe gidip haber olabiliyoruz.




RÜZGAR HABERLER!




Hazır hayatlara müdahaleden bahsetmişken Rüzgar Erkoçlar‘ın hayatına yapılan müdahaleden de bahsetmeden olmaz. Hemen her yerde Rüzgar’lı bir haber mevcut. Hadi nerede eğlendiği, kimlerle görüldüğü bir yere kadar da geçenlerde çalıştığı yerle ilgili yapılan haberleri görünce işin artık haksızlığa vardığını düşündüm. Kendi hayat kurgusuyla uğraşırken bir de her gün hayatını gazeteden okumak sıkıcı bir şey olmalı. Magazinle hayata müdahaleyi karıştırıyoruz zaman zaman.




Seksi beyazlar




Ezra+Tuba markası için deliler gibi çalışan Çetin kardeşler, 2014 Yaz Haute Couture koleksiyonunu geçtiğimiz perşembe bir defileyle tanıttı. Deepwaves isimli koleksiyonda İstanbul’u denizlerin altında yaşayan bir medeniyet olarak tanımlamışlar ve tasarımlarında bol bol balık figürleri kullanmışlardı. Podyumun


ortasına kurulan televizyonlardan yansıtılan İstanbul Akvaryum‘un görüntüleri de defilenin ayrı bir tadı


oldu. Ben özellikle beyazın seksi bir şekilde kullanıldığı kıyafetlere bayıldım. Metalik kumaşlarla kadınları çekici savaşçılar haline dönüştürmeleri de iyi olmuştu doğrusu.




Instagram’sal yazmalar




Klasik olanı biliyorsunuzdur, sevdiğiniz hoşlandığınız birinin hesabını like’lara boğup ilgisini çekmeyi deniyorsunuz. Sonrasında küçük fotoğraf altlarıyla başlayan ilişki şansınız varsa tamamına eriyor.


Bu yöntem gençler arasında bir hayli ilgiyle karşılansa da like’laşarak tanışmanın yeni versiyonu iş hayatı üzerinde başladı. Geçenlerde hiç hukukum olmayan bir ünlümüz fotoğraflarıma yorum yapmaya başlayınca kendisine bir anda sempati besler oldum haliyle. Fakat arkadaşlarımdan gelen “Aman o herkese yazıyor bu ara, kesin bir projesi vardır” uyarısıyla gerçekle buluştum. Instagram’da da gerçek hayatta da her selam verenin kesin bir projesi var zaten!

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR