Röportaj: Reşit ÖZET

Ünlü işkadını Pınar Eczacıbaşı, başarılı iş hayatının bir parçası olan eski başkanı olduğu GYİAD’taki günlerini anlatırken genç girişimcilere önemli bilgiler veriyor. 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili görüşlerini de dile getiren Eczacıbaşı, ekonomiyle ilgili de samimi açıklamalarda bulundu.

- GYİAD başkanlığını bıraktığınızdan sonraki hayatınız nasıl geçiyor? Şu anki aktif iş hayatınızdan bahseder misiniz?

GYİAD Başkanlığı dönemim çok yoğun geçti. Sivil toplum kuruluşlarının önemine çok inandığım için hakkını vermek gerekir diye düşündüm. GYİAD başkanlığımın son döneminde Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Başkanı Sn. Rifat Hisarcıklıoğlu Türk-Belçika İş Konseyi başkanlığını yürütmemi önerdi. Sivil toplum tarafındaki çalışmalarımı, DEİK bünyesinde yoğunlaştırdım. Geçtiğimiz dönem DEİK’in Yönetim ve İcra Kurulları’nda yer aldım. Hâlâ, Avrupa Bölgesi’nde Başkan Yardımcısı, Türk-Lüksemburg İş Konseyi ve Denetim Kurulu Başkanlıklarını yürütüyorum. Kurucusu olduğum GP Trust Finansal Yönetim ve Danışmanlık Şirketinde portföy yönetimi, firmalara pazar araştırması ve ortaklık konularında danışmanlık hizmeti veriyorum. Uzunca bir süredir stratejik ağ başkanlığını yürüttüğüm IVCI’nın (İstanbul Venture Capital Initiative) şemsiyesi altında, Avrupa Yatırım Fonu’nun danışmanı olduğu bir girişim sermayesi fonu olan TGIF-Türkiye Büyüme ve İnovasyon Fonu’nun kredi komitesinde görev yapıyorum.

- Yeni projeleriniz var mı?

Evet. Uzun süredir finans sektöründe çok yoğun olarak çalışıyorum. Finans sektöründe geleceğe dönük olarak yapılacak çok iş var. İstanbul geleceğin önemli finans merkezlerinden biri olacak. Özellikle gayrimenkul sektöründe yatırım yapacak fonlar ülkemizle yakından ilgileniyorlar. Girişim sermayesi fon piyasası keza gelişmeye çok açık. Bunlara aracılık edecek bir yapıda işlerimi geliştirmeyi planlıyorum.

- Sosyal sorumluluk projelerinde yer alıyor musunuz?

Evet. Sivil toplum kuruluşlarındaki çabalarımın hepsi birer sosyal sorumluluktur. Bugünlerde sayın bakanlarımızla yurtdışındaki muhataplarımıza, sivil toplum kuruluşları, işadamları ve ilgili bakanlarla çok yoğun bir çalışma temposunda, ülkemizdeki son yaşanan olayları anlatıyoruz ve ülkemizin yabancı ülkeler nezdinde yanlış bir imaj edinmemesi için çaba harcıyoruz. Burada yönetimdeki arkadaşlarımız benim dönemimde başlatmış olduğumuz ‘GYİAD Akademi’yi büyük bir çabayla devam ettiriyorlar. Üniversitelerde genç girişimci olmaya niyetli arkadaşlarımıza kendi tecrübelerimize dayanarak dersler veriliyor. Ben de GYİAD’daki arkadaşlarımla bu konuları istişare ederek çabalarına destek veriyorum.

- İş dünyasında nasıl bir Pınar Eczacıbaşı var? Prensipleriniz neler? Başarılı olmanın püf noktalarını anlatır mısınız?

Ben finans sektöründe uzun bir kariyer yaptım. Asla vazgeçmeyeceğim prensiplerim; hiçbir işimi takipsiz bırakmam ve mutlaka üstüne giderim. Her fikri dinlerim ancak son kararımı kendim veririm, işime özen gösteririm, titiz davranırım. Baştan savmacılığa tahammülüm yoktur. Şeytan detaylarda gizlidir lafına inanırım. Detaycıyımdır. İş hayatında birkaç adım öteyi görebilmek, vizyoner olmak çok önemli. Sabırlı olmak ve çok çalışmak gerekir. Ve en önemli unsurların başında da dürüst olmak gerekir.

- Genç girişimciler iş dünyasında nelere dikkat etmeli?

Özellikle önlerindeki örneklere bakmalı ve hayat hikâyelerinden ders çıkarmalıdırlar. Fikirlerini sonuna kadar savunmalı, kolay pes etmemeli, iyi ilişkiler kurmalılar. Hukuk, maliye gibi konularda mutlaka danışacakları kimseler olmalı, iyi analiz yaparak ve inovasyona, teknolojiye önem vererek işlerini her daim daha iyi yapmanın yollarını araştırmalılar.

‘BABAMI 1960 DARBESİNDE KAYBETTİM’

- 15 Temmuz’da ülkemize yapılan darbe girişimi ile ilgili görüşlerinizi alabilir miyiz? Size göre bu darbe operasyonu gerçekleşseydi ülkemizi nasıl bir gelecek beklerdi?

Çok haince bir girişim. Türkiye’de geçmişte darbeler yaşandı ve büyük bedeller ödendi. En büyük bedellerinden birini de ben ve kardeşimle annem ödedik. Babamı 1960 darbesinden sonra çok acı bir şekilde kaybettik. Bu son haince darbe girişiminde de 200’den fazla vatandaşımızı kaybettik, 2100’den fazla vatandaşımız yaralandı. Her bir vatandaşımızın ailesine yuvasına ateş düştü. Asker kılığına girmiş teröristler kendi vatandaşını hedef aldı, milletin Meclisi’ni bombaladı. Bu haince girişim emeline ulaşabilseydi, Türkiye telafisi mümkün olmayan zararlar görürdü. 30-40 sene geriye giderdik, hiçbir itibarımız kalmazdı, uçurumun eşiğinden döndük.

- Ekonomiyle ilgili hemen hemen her kesim birtakım çalışmalar yürütüyor. 15 Temmuz darbe girişimi öncesine dönmemiz zaman alır mı? Bu konuda iş dünyası size göre ne yapmalı?

Geçen hafta, TİM, DEİK, MÜSİAD başkanları, MHP, CHP ve AK Parti’den milletvekilleri ve iş dünyasının temsilcileriyle birlikte , Sayın Ekonomi Bakanı’mız Nihat Zeybekci eşliğinde Danimarka’ya, bu hafta da Sayın Kalkınma Bakanı’mız Lütfü Elvan ile birlikte Polonya ve Romanya’ya ziyaretler gerçekleştirdik. Bu ülkelerdeki sivil toplum kuruluşları, kanaat önderleri, işadamlarıyla ve ilgili bakanlarla yaptığımız görüşmelerde ülkemizde yaşanan son olayları anlattık. Ekonomik göstergelerin darbeden önceki seviyelere hemen geri döndüğünü, bırakın ülkeden para çıkmasını bilakis giriş olduğunu, TL’nin ufak değer kaybının hemen geri kazanıldığını, borsadaki kaybın büyük ölçüde geri alındığını ve halen yabancı yatırımcının elinde borsada işlem gören hisselerin %62’sini bulundurduğunu söyledik. Sayın Bakanlarımız bu haince saldırıyı çok şiddetle kınadıklarını, Türk halkının dünyaya çok önemli bir demokrasi dersi verdiğini, bu süreçten güçlenerek çıkacağımızı anlattılar. Ben bu yaşanan şokun bir an önce atlatılacağına ve piyasada güvenin tesis edilmesiyle, piyasada yaşanan durgunluğun kısa sürede atlatılacağına inanıyorum.

'ÜLKEMİZİN ÖNÜ ÇOK AÇIK'

- Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik durumu nasıl buluyorsunuz? Geleceğimizle ilgili düşünceleriniz neler?

Türkiye dünya ekonomisinde en büyük 17’nci , Avrupa’da ise en büyük 7’nci ülkedir. 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 4.8’lik bir büyüme hızımız var. Yıllardır mücadele ettiğimiz enflasyonu tek hanelere getirdik. Çok köklü bir sanayimiz var. Çok önemli bir coğrafyada yer alıyoruz. Bu da bize çok önemli fırsatlar yaratıyor. Avrupa ile Ortadoğu ve Asya arasındaki köprü ülkeyiz. Elbette Türkiye’nin zorlukları da var. Suriye’de yaşananlar, ülkemizdeki 3 milyon mülteci, Rusya ile olan ilişkilerimiz hepsi çok kritik konulardır. Ancak Türk iş insanları dünyada kendilerini birçok konuda kanıtladılar ve rekabetçi ortamda öne geçtiler. Ben Türkiye’nin önünün çok açık olduğuna inanıyorum. 2023 hedeflerine sapmadan gitmeliyiz, Türkiye’yi dünyanın en büyük 10’uncu ekonomisi yapmak için hepimiz çok çalışmalıyız.

- Nasıl bir yaz dönemi geçirdiniz? Tatil rotalarınız nerelerdi?

Bu yaz Antalya ve Göcek’te tatil yaptım. Güney sahillerimiz Ege ve Akdeniz o kadar güzel ki başka hiçbir yere değişmem.


İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR