Hayat Paylaşım Derneği'nin kurucu üyelerinden Fatoş Sarıgül, sosyal sorumluluk projelerinin yanı sıra öğretim görevlisi olduğu Kemerburgaz Üniversitesi'ndeki aktif çalışmalarıyla ön plana çıkıyor. Şu sıralar Hayat Paylaşım Derneği'nin yeni heyecanını yaşayan Sarıgül, HT Kulüp Yazı İşleri Müdürü Reşit Özet'e özel hayatı, akademik kariyeri ve dernek çalışmalarını anlattı.

Röportaj: Reşit ÖZET

*Kemerburgaz Üniversitesi, yeni bir proje olmakla birlikte yeni bir heyecan oldu sizin için. Bu projenin aşamaları ile ilgili neler söylemek istersiniz?

Kemerburgaz Üniversitesi 4 yıl önce kuruldu ve geçen sene ilk mezunlarımızı verdik. Ailem için özellikle babam için hayatında yapmak istediği ve memleketi için hizmet olarak gördüğü çok büyük bir sivil toplum kuruluşudur. Her ne kadar bursları YÖK vermiş olsa bile aile veya üniversitenin arkasındaki vakıf ilk yıllarda üniversiteyi desteklemek zorundaydı. Böylece bu da bizim ailemizin en büyük sivil toplum yardımlaşması olarak görülebilir. Biz de Altınbaş Ailesi olarak bu projeyi hayata geçirmiş olmanın gururunu yaşıyoruz. Bu süre zarfında organizasyon ve kurulum aşaması çok zor ve emek isteyen bir süreçti. Ama günün sonunda elde ettiğiniz haz o kadar büyük ki, bu üniversite yoluyla birçok insanın hayatına dokunmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Hem kendim hem de ailem adına söylemeliyim ki bu projenin içinde olmaktan çok mutluyuz. Altınbaş Ailesi Türkiye’ye ve Türk gençliğine hizmet veren en önemli kuruluş diyebilirim. Öğrencilerimiz çok azimli, istekli, çalışkan ve gelecek vaad eden gençlerdir. Bizim de amacımız bu kurumdan mezun olduktan sonra öğrencilerimizi güzel yerlerde görmek. Bu süreç içinde eğitim görevlilerimiz, rektörümüz, mütevelli heyetimiz elinden geleni yapıyorlar. Güzel projelerle, güzel hayatlara dokunarak keyifli bir şekilde ve sağlam adımlarla ilerliyoruz.

*Derse ilk girdiğiniz zaman neler hissettiniz?

Ben evlendikten sonra Yeditepe Üniversitesi’nde doktora yapmaya başladım. Akademik kariyerime devam etmek hep aklımdaydı. Fakat babamın ve kayınpederimin yönlendirmesi ile üniversitenin kurulum aşamasında olmasının etkisiyle Yeditepe Üniversitesi’nde 5 yıl doktora yaptım. İlk ders tecrübem anlatılmaz bir heyecandı. Çok fazla sesimin titrediğini hissettim. İlk dönem benim için stresli ve uykusuz geçti, fakat sonrasında alıştım. Bu sene 3. dönemim ve derslere daha özgüvenli bir şekilde giriyorum. Bu yıl popüler kültür dersi anlatmaya başladım ve bu dersi de keyif alarak anlatıyorum. Bunun dışında sosyoloji derslerine de giriyorum. İnsandan toplumdan bahsetmek çok keyifli. işimi çok keyif alarak yapıyorum. İyi ki de bu mesleği seçmişim diyorum.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR